 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/8903
Karar No : 1997/9108
Tarih : 04.11.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı Ortaklığın Giderilmesi davasına dair karar bir kısım davalılar kayyumu İstanbul Defterdar vekili davalı Mustafa S.Ateşoğlu ve davalı İlker Berkofçalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava bir parça taşınmaz ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş ve hüküm bir kısım davalılar kayyumu İstanbul Defterdarı vekili davalı Mustafa S. Ateşli ve davalı İlker Başkofçalı taraından temyiz olunmuştur.
Davada taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi istendiğine göre bu istek içinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi istemininde varlığını kabul etmek gerekir. Hal böyle olunca, öncelikle keşif yapılarak 634. sayılı kat mülkiyeti kanunun 50. maddesi uyarınca binada kat mülkiyetinin kurulup kurulmayacağının araştırılması, şayet bu mümkünse ikinci aşamada aynı yasanın 10. maddesi uyarınca pay ve paydaş adedine göre gerektiğinde ivaz ilaveside gözönünde tutularak herbir paydşa veya hisseli kalması konusunda anlaştıkları takdirde anlaşan paydaşlara birer bağımsız bölüm isabet edecek şekilde taksim olanağı bulunup bulunmadığının tesbiti icabeder. Bundan sonra aynı kanunun 3. maddesi uyarınca değerle oranlı olarak bağımsız bölümlere arsa payı tahsisi gerekir. Bölümler arsa pyı tahsis edilirkende daha önce gelişi güzel verilen zemindeki arsa payları nazara alınmaz. Bu işlemler için bir hukukçu ve iki teknik elemanın bilirkişi olarak seçilmesinde yarar vardır. Bu aşamadan sonra taksimi isteyen tarafa kat mülkiyeti kanununun 12. maddesinde sayılan belgeler tamamlattırılır. Ondan sonra arsa payları bu paylara karşılık verilen bağımsız bölüm numaraları ve sahipleri belirtilerek kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilir.
Olayımızda: Ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmaz üzerinde 26 adet dükkan şeklinde inşa olunmuş bir yapı bulunduğu keşfen saptanmıştır. Bilirkişi kat mülkiyeti kurulması suretiyle taksimin mümkün olduğunu belirtmiş ise de yapının niteliği hakkında bir açıklık mevcut değildir. Bu durumda yukarıda açıklanan esaslara göre inceleme yapılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu konu üzerinde durulmadan satışa karar verilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz itirazlarının kabulü ile H.U.M.K.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 4.11.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.