 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/8863
Karar No : 1997/9033
Tarih : 03.11.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı İzalei Şuyuu davasına dair karar davalılardan Muharrem Bilici tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava bir parça taşınmaz ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkeme satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan Muharrem Bilici tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere bir kısım davalılar yargılamaya gelmedikleri halde muhtesatın davalı Muharrem Bilici'ye aidiyetine mahkemece karar verilmişse de muhtesat sahibi Muharrem Bilici haricindeki davalılar hükmü temyiz etmemiş olmakla muhtesatın Muharrem Bilici'ye ait olduğu kesinlik kazanmış olmakla ve muhtesata değer takdirinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Satış yoluyla ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmaz üzerinde bina ağaç vesaire gibi muhtesat varsa bunlar M.K.619. maddesi uyarınca arzın mütemmim cüz-ü sayıldığında arzla birlikte satışına karar verilir. Ancak bunlarınbir kısım paydaşlara aidiyetine ilişkin tapuda şerh varsa veya bu hususta tüm paydaşlar ittifak ediyorsa o takdirde değerlere göre oran kurulması ve satış parasının bu oran esas alınarak dağıtılması gerekir. Oran kurulurken muhtesatın ve arzın dava tarihi itibariyle ayrı ayrı değeri takdir ettirilir, bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri saptanır, bulunan tüm değer muhtesat bedeline ve arzın kıymetine ayrı ayrı oranlanarak yüzde itibariyle ne kadarının muhtesata ne kadarının arza isabet ettiği belirlenir. Satış bedelinin dağıtımında da bulunan bu yüzde nisbetler gözönünde tutularak muhtesata isabet eden kısmın sadece muhtesat sahibine veya payları nisbetinde sahiplerine arza isabet eden kısmında payları oranında tüm paydaşlara verilmesi icap eder.
Muhtesatın arzın paydaşlarına değilde 3. şahsa aidiyetinin anlaşılması halinde bu şahsın muhtesat nedeniyle davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay verme mümkün değildir.
Olayımızda: Ortaklığının giderilmesi istenilen taşınmaz üzerindeki bina davalı Muharrem Bilici'ye ait olduğuna ve yapılan keşifte bina ve arza ayrı ayrı değer takdir edilip oran kurulduğuna göre satış bedelinin bu oran dahilinde dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken bina bedelinin Muharrem Bilici'ye verilmesi şeklinde hüküm tesisi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile H.U.M.K.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 3.11.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.