 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E. 1997/7735
K. 1997/8029
T. 14.10.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ŞUF'A DAVASI
SATIŞIN EŞE YAPILMASI
HİBE
KARAR ÖZETİ : Ortak mülkiyetin paydaşı, payını kart ve kocaya, çocuklarına veya akrabaya temlik ederse, görünüşte satış sözleşmesi yapılsa bile gerçekte miras hukuku ile ilgili amaç ya da bağış düşüncesi varsa şufa hakkı kullanılamaz. Davalının bu şekildeki savunması, her türlü delille ispatı mümkün olduğundan araştırılmalıdır.
(743 s. MK. m. 659)
(YİBK., 27.3.1957 gün ve Esas No : 1956/12, Karar No : 1957/25)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan şufa davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, şufalı payın iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir. Mahkeme davayı kabul etmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz olunmuştur.
Şufalı payın ilişkin olduğu taşınmazda davalıya 13.12.1996 tarihinde intikal eden pay sebebiyle 15.1.1997 tarihinde bu dava açıldığında davayı cevaplayan davalı kendisine yapılan intikalin gerçekte satış olmadığını, eşinden. kendisine yapılan bir hibenin söz konusu olduğunu savunarak davanın reddini istemiş ve yargılamanın ilk oturumda da bu savunmasını tekrarlamıştır. Yargıtay içtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 27.3.1957 gün, 12/2 sayılı kararına göre ortak mülkiyetin paydaşı payını karı ve kocaya, çocuklarına yahut akrabaya temlik ederse, görünüşte satış sözleşmesi yapılsa bile gerçekte miras hukuku ile ilgili amaçların ya da bağışlama gibi düşüncelerin hakim olduğu durumlarda şufa hakkı kullanılamaz ve bu şekildeki savunmanın her türlü delille ispatı mümkündür. Bu itibarla, davalıdan savunma delillerinin istenmesi, varsa mukabil delillerin de değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi icabeder. Bundan Zuhal olunarak savunma üzerinde durulmadan davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK. nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA) ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 14.10.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.