 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E. 1997/6622
K. 1997/6948
T. 24.9.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TEMERRÜT NEDENİYLE TAHLİYE
İHTARIN GEÇERLİLİĞİ
KARAR ÖZETİ : Sözleşmede, kira parasının kiralayanlar. dışında bir kişiye ödenmesinin kabul edilmesi; bu kişiye kiralayanlık ve alacaklılık hakkı vermez. Bu şahsın çektiği temerrüt ihtarı davaya etkili olmaz.
(818 s. BK. m. 260)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü :
Dava, temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi isteğine ilişkindir. Mahkeme, davayı kabul etmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
BK.nun 260. maddesi uyarınca temerrüt sebebine dayalı tahliye davasını kiralayanın açması gerekir. Kiralayan durumda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden kimsenin önceden kiracıya ihbar göndererek malik olduğunu, kira bedellerinin bundan sonra kendisine ödenmesini istemesi bu sonuçsuz kalırsa şartlara haiz temerrüt ihtarı tebliğ ettirmesi ondan sonra dava açması gerekir. Dava hakkına ilişkin bu hususun mahkemece kendiliğinden gözetilmesi icabeder. Kiracıya tebliğ edilen ihtarın yasal şartları taşıması, istenen kira parasının muaccel olması ve bu kira bedelinin en az verilen otuz günlük süre içinde ödenmemiş olması gerekir. Kira parası götürülüp kiralayanın ayağında ödenmesi gereken borçlardan olduğundan ona götürülerek elden verilmesi veya masrafı kiracıya ait olmak şartıyla konutta ödemeli olarak gönderilmesi gerekir. Buna uygun olmayan ödemeler yasal değildir. Ancak, buna aykırı bir ödeme teamülü taraflar arasında yerleşmişse ona uygun ödeme de geçerli sayılır. Kiracı veya kiralayanın temerrüdü bu esaslara göre çözümlenir.
Olayımızda; yazılı kira sözleşmesi davacılar ile davalı şirket arasında düzenlenmiştir. Bu sözleşmede kira paralarının Ali adlı kişiye ödenmesi kabul edilmiştir. Davacılar, dava konusu kira paralarının ödenmediği hususunda, davalıya bir ihtarda bulunmamışlardır. Dayanılan ihtarnamenin Ali adlı kişi tarafından gönderildiği anlaşılmaktadır. Bu kişi kiralayan ve alacaklı durumda olmadığına, kirayı kabul etmenin ona kiralayanlık ve alacaklılık hakkı vermediğine göre o ihtarname bu davaya etkili olamaz. Bu durumda yasal ihtarname bulunmaması sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bundan zuhul olunarak yazılı şekilde tahliye kararı verilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 24.9.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.