 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/5294
Karar No : 1997/5409
Tarih : 16.06.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yzılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar davalılardan Mustafa Cüce, tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava 4 parça taşınmaz ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkeme satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
İştirakli ortağın alacaklısı da İcra Tetkik Merciinden alacağa yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. 14.4.1943 gün ve 15/48 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre yetki belgesinin İcra Tetkik Merciinden alınması zorunludur. İcra Memurunun böyle bir yetki belgesi verme hakkı yoktur. Tetkik Merciinden belge alınmadan doğrudan doğruya veya İcra Memurunun verdiği belgeye dayanılarak dava açılması halinde dava reddedilmez, yetkili merciiden gerekli belge alınmak üzere davacıya süre verilmesi gerekir.
Alacaklı tarafından ortaklığın giderilmesi davasının açılması halinde borçlu ortak dahil tüm iştirakli ortakların davaya dahil edilmesi zorunludur.
Davada iştirakli ortağın borç miktarının saptanması dava konusu taşınmaz birden fazla ise dava tarihindeki borçlu ortağın payına isabet eden değerler itibariyle taşınmaz miktarının tesbit olunması gerekir. Bunun sonucu borca ytecek taşınmaz veya taşınmazların ortaklığının giderilmesi fazla kısımlara ilişkin davanın reddedilmesi icap eder.
OLAYIMIZDA : 12,13,20 ve 22 nolu parsellerdeki ortaklığın giderilmesi istenmiştir. Celbedilen tapu kayıtlarından 22 parsel nolu yerin davalıların murisi Ömer Cüce adına kayıtlı olduğu 12,13 ve 20 parsel nolu taşınmazların ise davalıların müşterek mülkü olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda;
1 - Toplanan delillere, dosya kapsamına, hükmün dayandığı gerekçelere, 22 nolu parselin iştirak halinde mülkiyete tabi olmasına, taksiminin mümkün bulunmadığının anlaşılmasına göre bu parsele ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.
2 - Davalı vekilinin 12,13 ve 20 nolu parsellere ilişkin temyiz itirazına gelince;
Borçlu paydaşla birlikte diğer davalılar bu parsellere müştereken malik olduklarına göre, alacaklının borcun karşılanması bakımından, borçlu paylarının müstakilen stışını sağlaması mümkündür. Bu husus gözönünde tutularak ortaklığın satış yolu ile giderilmesi talebinin reddine karar vermek gerekirken, bu üç parsel içinde satış yolu ile ortaklığın giderilmesine karar verilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bendde açıklanan nedenlerle 22 parsele ilişkin hüküm kısmının ONANMASINA, 2 nolu bendde yazılı nedenle 12,13 ve 20 nolu parsele ilişkin hüküm kısmının BOZULMASINA, Onanan kısım için taşınmaz malın satış bedelinden hissesine düşecek paranın binde altısı nisbetinde hesaplanacak onama harcından peşin alınan 210.000-liranın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, 16.6.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.