 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/5215
Karar No : 1997/5387
Tarih : 12.06.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı Ortaklığın giderilmesi davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava bir parça taşınmaz ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş ve hüküm davalılar vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Satış yoluyla ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmaz üzerinde bina ağaç vesaire gibi muhtesat varsa bunlar M.K. 619. maddesi uyarınca arzın mütemmim cüz-ü sayıldığından arzla birlikte satışına karar verilir. Ancak bunların bir kısım paydaşlara aidiyetine ilişkin tapuda şerh varsa veya bu hususta tüm paydaşlar ittifak ediyorsa o takdirde değerlere göre oran kurulması ve satış parasının bu oran esas alınarak dağıtılması gerekir. Oran kurulurken muhtesatın ve arzın dava tarihi itibariyle ayrı ayrı değeri takdir ettirilir, bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri saptanır, bulunan tüm değer muhtesat bedeline ve arzın kıymetine ayrı ayrı oranlanarak yüzde itibariyle ne kadarının muhtesata ne kadarının arza isabet ettiği belirlenir. Satış bedelinin dağıtımında da bulunan bu yüzde nisbetler gözönünde tutularak muhtesata isabet eden kısmın sadece muhtesat sahibine veya payları nisbetinde sahiplerine arza isabet eden kısmında payları oranında tüm paydaşlara verilmesi icap eder.
Muhtesatın arzın paydaşlarına değilde 3. şahsa aidiyetinin anlaşılması halinde bu şahsın muhtesat nedeniyle davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay verme mümkün değildir.
Olayımızda: Ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmaz üzerindeki bir kısım muhtesatların hangilerinin hangi paydaşa ait olduğu mahalli bilirkişi tarafından ifade edilmiştir. Ancak bu konuda tapu kaydında bir şerh bulunmadığı gibi tüm paydaşların ittifakı da yoktur. Çünkü keşifte bu husustaki bilirkişi mütalaasına davacı taraf karşı çıkmıştır. Bu husus ve yukarıda açıklanan esaslar dikkate alınarak taşınmazın satışından elde edilecek paranın tapudaki paylar oranında dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken bir kısım davalılar yararına oran kurularak ona göre dağıtımına karar verilmesi hatalı olmuştur. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 12.6.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.