 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/3962
Karar No : 1997/4088
Tarih : 05.05.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli Mahkemesi'nden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme davayı süre yönünden reddetmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6570 sayılı yasanın 7/b-c-ç maddelerine dayanan tahliye davasının anılan yasa maddeleriyle İc.İf.K. 272. maddesinin kıyasen uygulanması ve yerleşmiş İçtihatlar uyarınca kira akdinin hitamını takip eden bir ay içinde açılması gerekir. Daha önce veya bir aylık dava açma süresi içinde tahliye iradesi kiracıya bildirmişse bu irade açıklaması süreyi koruyacağından bu bildirimi takip eden dönemin sonuna kadar dava açma hakkı saklı tutulmuş sayılır. Bu gibi durumlarda akdin başlangıcı olan ayın kirasının ihtirazı kayıtlı alınıp alınmaması önemli değildir. Bu cihet kamu düzenine ilişkin olduğu için davalı tarafça ileri sürülme şartı aranmaksızın mahkemece kendiliğinden nazara alınması gerekir.
Davanın süresinde açılıp açılmadığının tespiti için öncelikle akdin başının, süresinin böylece sona eriş tarihinin bilinmesi icabeder. Davacının bu tarihleri bildirmesi gerekir. Davalı karşı çıkarsa bu cihetin bir hadise olarak çözümlenmesi, bu konuda tanık dahil taraf delillerinin toplanması gerekir.
Sözleşmede tahliye isteği halinde belirli bir süre önce kiracıya bu isteğin ihbar edilmesi şart koşulmuşsa ona uyulmak gerekir. Bu ihbarın yazlı yapılması öngörülmemişse sözlü yapılması da mümkündür. Ancak davacının bunu ispat etmesi icabeder.
Olayımızda: Taraflar arasındaki kira sözleşmesi 1.8.1993 başlangıç tarihli ve 1 yıl sürelidir. Dava açıldığı yıla nazaran akit 31.7.1996 günü sona ermeden önce davalıya 17.7.1996 tarihinde akdin yenilenmeyeceğine dair ihtar tebli olunduğuna göre 7.2.1997 tarihinde açılan dava süresindedir. İşin esasının inelenmesi gerekirken yazılı şekilde süreden reddedilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabul ile HUMK'nun 428. maddesi uyrınca BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 5.5.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.