 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E:1997/3502
K:1997/3642
T:15.04.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı Tahliye davasına dair karar Davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, akte aykırılık nedeniyle kiralananın boşaltılması isteğine ilişkindir. Mahkeme davayı red etmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere davalılardan Suha E...'ye usulüne uygun süreli ihtar göndermemiş olmasına göre bunun hakkında davanın reddine ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.
2-M.... San. Ltd. Şirketi hakkında açılan davanın reddine ilişkin davacı vekilinin temyizi istemine gelince:
6570 sayılı yasanın kapsamına giren yerler için bu yasanın 12. Maddesi uyarınca akte aykırılıktan kiracı veya fuzuli şagil hakkında birlikte veya bunlardan istenen hakkında müstakilen tahliye davası açılabilir. Aralarında zorunlu dava arkadaşlığı olmadığı için her ikisi için birlikte dava açma mecburiyeti yoktur. Kiracı için açılacak davada daha önce kiracıya süreli ihtar tebliğ edilerek kiralananın akte uygun hale getirilmesinin istenmesi ve bunun neticesiz kalması şarttır. Fuzuli şagil hakkında açılacak davada böyle bir ihtar tebliği gereği yoktur.
Olayımızda: Davalı şirketin fuzuli şagil olduğundan bahisle dava açılmıştır. Yukarıda belirtildiği gibi fuzuli şagil hakkında süreli ihtar göndermeye gerek yoktur. Mahkemece yapılacak iş şirket yönünden işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şirket hakkındaki davanın da red edilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda 1. Bentte yazılı nedenle davalı Süha E... hakkında açılan tahliye davasının reddine ilişkin hüküm kısmının ONANMASINA, 2. Bentte yazılı nedenle şirket hakkında açılan tahliye davasının reddine ilişkin hüküm kısmının BOZULMASINA, onanan kısım için temyiz harcı peşin alındığından ayrıca alınmasına gerek olmadığına 15.04.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.