 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E:1997/2968
K:1997/2985
T:31.03.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TAHLİYE ALACAK DAVASI
- TEMERRÜD NEDENİYLE KİRALANANIN TAHLİYESİ VE KİRA ALACAĞININ TAHSİLİ İSTEMİ
B.K. 260 madde uyarınca temerrüt sebebine dayalı tahliye davasını kiralayanın açması gerekir. Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden kimsenin önceden kiracıya ihbar göndererek malik olduğunu, kira bedellerinin bundan sonra kendisine ödenmesini istemesi bu sonuçsuz kalırsa şartlara haiz temerrüt ihtarı tebliğ ettirmesi, ondan sonra dava açması gerekir.
Kiracıya tebliğ edilen ihtarın yasal şartları taşıması, istenen kira parasının muaccel olması ve bu kira bedelinin en az verilen otuz günlük süre içinde ödenmiş olması gerekir.
Kira parası götürülüp kiralayanın ayağında ödenmesi gereken borçlar olduğundan ona götürülerek elden verilmesi veya masrafı kiracıya ait olmak şartıyla konutta ödemeli olarak gönderilmesi gerekir. Buna uygun olmayan ödemeler yasal değildir. Ancak buna aykırı bir ödeme teamülü taraflar arasında yerleşmişse ona uygun ödeme de geçerlidir.
Kira paralarının ödenmesi için kiracıya ihtar çekilmiş fakat ihtarnamede ödeme için 3 günlük süre verilmiştir. Kira süresi bir yıldır. Bu nedenle 30 günlük ödeme süresi verilmeliydi. Bu itibarla dava konusu edilen eksik kira paraları yönünden temerrüd olgusunun gerçekleştiği kabul edilemez.
KARAR
Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye-alacak davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi ve kira alacağının tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece istem gibi karar verilmiş ve hüküm davalı vekilince temyiz olunmuştur.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerekçelere ve özellikle davalıdan tahsiline karar verilen miktar için bir itiraz bulunmamasına göre davalı vekilinin alacak kararına yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
'2-B.K.260.maddesi uyarınca temerrüt sebebine dayalı tahliye davasını kiralayanın açması gerekir. Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden kimsenin önceden kiracıya ihbar göndererek malik olduğunu, kira bedellerinin bundan sonra kendisine ödenmesini istemesi bu sonuçsuz kalırsa şartlara haiz temerrüt ihtarı tebliğ ettirmesi ondan sonra dava açması gerekir. Dava hakkına ilişkin bu hususun mahkemece kendiliğinden - gözetilmesi icap eder. Kiracıya tebliğ edilen ihtarın yasal şartları taşıması, istenen kira parasının muaccel olması ve bu kira bedelinin en az verilen otuz günlük süre içinde ödenmemiş olması gerekir. Kira parası götürülüp kiralayanın ayağında ödenmesi gereken borçlardan olduğundan ona götürülerek elden verilmesi veya masrafı kiracıya ait olmak şartıyla konutta ödemeli olarak gönderilmesi gerekir. Buna uygun olmayan ödemeler yasal değildir. Ancak buna aykırı bir ödeme teamülü taraflar arasında yerleşmişse ona uygun ödemede geçerli sayılır. Kiracı veya kiralayanın temerrüdü bu esaslara göre çözümlenir.
OL AYIMIZDA .-Davacı, dava dilekçesinde01.09.1995-31.08.1996 tarihleri arasında kira paralarının eksik ödendiğini, ihtara rağmen eksik miktarın yine ödenmediğini iddia ederek temerrüd sebebi ile tahliye istemiştir. Bu eksik kira paralarına ilişkin 17.09.1996 keşide tarihli ihtarnamede davalıya tebliğden itibaren üç günlük sure tanındığı görülmektedir. Taraflar arasındaki sözleşme 01.09.1992 başlangıç tarihli ve l yıl süreli olduğuna ve yıldan yıla yenilendiğine göre davalıya 30 günlük süre tanınmalıdır. Oysa ihtarnamede üç gün ödeme . süresi tanındığı açıkça bellidir. Bu itibarla dava konusu edilen eksik kira paraları yönünden temerrüd olgusunun gerçekleştiği kabul edilemez. Her ne kadar Eylül 1996 kira bedeli ile ilgili bir ihtarname ibraz edilmiş ise de o ay kira parası yönünden temerrüd iddia edilmediğine göre o ihtarnameye dayanılarak tahliye kararı verilemez. Bu nedenlerle tahliye davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabul edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ-. Yukarıda birinci bentte yazılı nedenlerle hükmün kira alacağına ilişkin kısmın ONANMASINA, 2.bentte yazılı sebeplerle tahliyeye ilişkin hüküm kısmının BOZULMASINA, Onanan kısım için istek halinde aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene iadesine, 31.03.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.