 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E:1996/8784
K:1996/9105
T:16.10.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR
Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı Şuf'a davasına dair karar davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, şuf'alı payın iptali ile davacılar adına tescili istemine ilişkindir. Mahkeme davayı kabul etmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Davacının dayandığı pay iştirak halinde mülkiyet konu ise tüm iştirakçilerin birlikte dava açması veya birinin açtığı davayı diğerlerinin muvafakat etmesi gerekir. Çünkü bu gibi hallerde 11.10.1982 gün-3/2/sayılı İçtihadi Birleştirme Kararı uyarınca davanın tereke adına açıldığının kabulü icabeder. Muvafakat duruşmaya gelip bu konuda beyanda bulunmakla veya imzası noterce tasdikli muvafakat belgesi ibrazı suretiyle yahut davacı adına davayı takip eden avukata vekalet vermekle yapılabilir. Bunlardan birinin gerçekleşmesi halinde muvafakat veren ortağın davacı safında yer alarak davayı takip etmesine gerek kalmaz. Muvafakat veren ortak haktan vazgeçtiğini de beyan ederse davanın kabulü halinde şuf'alı-pay diğerleri adına davacı dışındakilerin hepsi haktan vazgeçerse şuf'alı pay sadece davacı adına tescil edilir. Bu yolda ortakların tümünün muvafakatı sağlanamazsa payı bırakan murisin terekesine M.K. 581-680 maddeleri uyarınca görevli mahkemede mümessil tayini için davacıya süre verilir. Mümessil davacı dışında biri olursa davacının sıfatı biter. Davacı mümessil takip eder. Mümessille takip edilen davanın kabulü halinde şuf'alı payın tereke adına tescili gerekir. Dava hakkına ilişkin olan bu hususun hakim tarafından kendiliğinden öncelikle nazara alınması icabeder.
Dava konusu edilen şuf'alı taşınmazda davacılar adına müstakil pay kayıtları bulunmamaktadır. Payları davacı Suphi B...'nin murisi Halil B...',Nazif Ş...'nin murisi İsmail Ş... adlarınadır. Yine davacılardan Servet S...'nin payı diğer 6 paydaş ile birlikte iştirak halindedir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslara göre işlem yapılarak işin esasının incelenmesine geçilmesi gerekirken bundan zuhul olunması hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK'nun 428. Maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 16.10.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.