 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E. 1996/4774
K. 1996/4941
T. 21.5.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TEMERRÜT NEDENİYLE TAHLİYE
İDDİA VE SAVUNMA İLE BAĞLI KALINMA
İCRA İNKAR TAZMİNATI
KARAR ÖZETİ Hakin doğrudan (resen) gözönüne alınabilecek istisnalar dışında iddia ve savunma ile bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hükmedemeyeceği HUMK. nun 74. Maddesinde belirtilmiştir. Davalı ne icra takibine itirazında ne davaya cevabında kiraların üçer aylık peşin ödeneceğine dair davacı açıklamasına karşı çıkmamış ve kiranın muaccel olmadığı yönünde savunma getirmediğinden 12.1.1996 tarihinde konutta ödemeli gönderdiğini savunmuştur. Bu durumda davalının savunmadığı ödeme zamanını savunmayı aşar şekilde yorumlayıp kiralar muaccel olmadığı, bu nedenle temerrüdün oluşmayacağı şeklindeki kabul isabetli görülmez.
(818 s. BK. m. 260)
(1086 s. HUMK. m. 74)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava; temerrüt nedeniyle tahliye ve itirazın iptali, icra inkar tazminatının tahsili isteğine ilişkindir. Mahkeme davayı reddetmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; taraflar arasında kira akdine göre kiraların üçer aylık peşin ödeneceğinin kararlaştırıldığı. davalının Ocak, Şubat, Mart 1996 kirasını sürede ödemeyip icra takibi üzerine kiraları yatırdığı, ancak sözleşme özel şartlarının 9. maddesine göre kiralardan birinin ödenmemesi halinde dönem sonuna kadar tüm kiraların muaccel olacağı şartına göre, muaccel kiraların ödenmediğinden tahliye, itirazın iptali ve % 40 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; kirayı, sürede konutta teslim kaydı ile 12.1.1996'da gönderdiğini, ancak gönderilen adres bulunamadığından iade edildiğini, temerrüdünün söz konusu olmadığını ifade ile davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme; taraflar arasındaki kira sözleşmesinde kiraların peşin ödeneceğine dair kayıt olmayıp, bu durumda 31 Ocak tarihine kadar ödenebileceği, icra takibinin kira alacağı muaccel olmadan yapıldığı gerekçesi ile davayı reddetmiş ve davalı lehine %40 icra inkar tazminatına hükmetmiştir.
Taraflar arasındaki 1.4.1995 başlangıç, 9 ay süreli kira akdinin özel şartlar bölümünün 6. maddesinde; kiraların üçer aylık ödemeler halinde olacağı, 9. maddesinde ise; herhangi bir kiranın vadesinde ödenmemesi halinde akdin sonuna kadar tüm kiraların muaccel olacağı kararlaştırılmıştır.
Davalı; ne icra takibine itirazında, ne davaya cevabında kiraların üçer aylık peşin ödeneceğine dair davacı beyan ına karşı çıkmamış ve kiranın muaccel olmadığı yönünde savunma getirmediğinden, 12.1 .1996 tarihinde konutta ödemeli gönderdiğini savunmuştur. Hakim resen nazara alınabilecek istisna-lar dışında iddia ve savunma ile bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hükmedemeyeceği HUMK.nun 74. maddesinde belirtilmiştir. Bu durumda, davalının savunmadığı ödeme zamanını savunmayı aşar şekilde yorumlayıp kiralar muaccel olmadığı, bu nedenle de temerrüdün oluşmayacağı şeklindeki kabul isabetli görülemez. Davalının üç aylık kirayı 12.1.1996 tarihinde konutta gönderdiği kabul edilse dahi, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin özel şartlar bölümünün 9. maddesindeki muacceliyet şartı gereğince 3.1.1996 akşamına kadar kira borcu ödenmemekle, tüm dönem kirası muaccel hale geldiğinden ve icra takibinde hepsi talep edilip ödeme sadece üç aylık kira borcuna ait olduğundan olayda temerrüt olgusu gerçekleşmiştir.
Mahkemenin, bu ilkeler doğrultusunda durumu değerlendirip sonucuna göre bir karar vermesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile davanın reddi isabetsiz olmuştur.
Hüküm, bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ Yukarıda açıklanan temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK. nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21.5.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.