 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E. 1996/11998
K. 1997/114
T. 20.1.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İKİ HAKLI İHTAR NEDENİYLE TAHLİYE
İHTARIN GEÇERLİLİĞİ
KARAR ÖZETİ : İki haklı ihtar nedeniyle tahliye davalarında, ihtarın haklı sayılabilmesi için, keşidesinin ve tebellüğün aynı kira dönemi içinde olması gerekir.
(6570 s. GKK. m. 7/e)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, iki haklı ihtar nedeniyle tahliye istemine ilişkin olup, mahkeme davayı kabul etmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir.
Bir kira yılı içinde yapılmış iki haklı ihtara dayanan tahliye davasının, kiralayan tarafından açılması gerekir. Kiralayan durumunda olmayan malikin bu davayı açabilmesi için, önce kiracıya ihtar tebliğ ettirerek, kira bedellerinin kendisine ödenmesini istemesi, ondan sonra ihtarları göndermesi gerekir. Dava hakkına ilişkin olan bu hususun mahkemece kendiliğinden nazara alınması icabeder.
Bu davanın, 6570 sayılı Yasanın 7/e maddesi ve yerleşmiş içtihatlar uyarınca akdin hitamını izleyen bir ay içinde açılması zorunludur. İhtarlar dava şartı olduğu için süre kesme niteliğine haiz değildir. Süre konusu kamu düzenine ilişkin olması sebebiyle re'sen gözetilmesi gerekir.
İhtarların bir kira yılı içinde muaccel hale gelmiş, (istenebilir durumu almış) değişik ayların kirasına ilişkin olarak en az iki defa kiracıya tebliğ edilmesi haklılığı içinde ödemelerin ihtarların tebliğinden önce yapılmaması şarttır. Tebliğden sonra yapılan ödemelerin hukuki değeri yoktur. İhtarlar, tebliğ ile hukuki sonuç doğuracağından ödemelerde tebliğ tarihinin esas alınması şarttır. Keşide tarihi sadece muacceliyet bakımından önem taşımaktadır. Zira, muaccel olmayan (henüz ödenmesi) gerekmeyen kira parasının istenmesi mümkün değildir.
Süresiz akitlerde ve kira bedelinin senelik ödenmesi gereken hallerde iki haklı ihtar oluşmaz.
Olayımızda; davacı vekili, davalının 8.7.1995 - 8.7.1996 kira yılı içerisinde iki haklı ihtara neden olduğunu bildirerek kiralananın tahliyesini istemiştir. Davacı duruşmaya gelmemiş ve cevap vermemiştir.
Taraflar arasındaki 8.7.1995 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesinde aylık kiranın 6.000.000.- TL. olduğu ve her ayın 15'inde elden peşin ödeneceği belirtilmiştir.
Davacı; 31 .5.1996 keşide, 10.6.1996 tebliğ tarihli ihtarla ödenmeyen 1996 yılı Nisan ve Mayıs ayı kiralarını talep etmiş olup, bu aylar kirası ihtarın keşide edildiği tarihte muaccel hale geldiğinden bu ihtar haklıdır. Yine davacı 3.7.1996 keşide tarihli ihtarla ödenmeyen 1996 yılı Haziran ayı kirasını istemişse de, bu ihtar davalıya 10.7.1996 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu ihtara konu kira alacağı ihtarın keşide edildiği tarihte muaccel hale gelmiş ise de ihtarlar tebliğ ile hukuki sonuç doğuracağından ve 1994 yılı Haziran ayı kira parasına ilişkin ihtarda davaya esas 8.7.1995 - 8.7.1996 kira yılı dolduktan sonra 10.7.1996 tarihinde tebliğ edildiğinden bu ihtar yeni başlayan kira yılı içerisinde kalmaktadır. 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesinde belirtilen bir kira yılı içerisinde iki haklı ihtarın oluşmasından söz edildiğine göre, olayımızda bu şart oluşmadığından davanın reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde tahliye kararı verilmesi hatalı olmuştur. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 428 inci maddesi uyarınca (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.1.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.