 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E. 1994/154
K. 1994/422
T. 24.1.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KİRALANAN TAŞINMAZIN DEVİR YASAĞI
KARAR ÖZETİ Kiralanan taşınmazın üçüncü kişiye devri, sözleşmenin koşullarında yasaklanan hallerde devrin geçerli olması için kiralayanın razı olması veya fiili duruma zimnen muvafakat etmesi gerekir.
(818 s. BK. m. 259)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, akde aykırılık ve fuzuli işgal nedenleri ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme, davayı reddetmiş; hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Kira sözleşmesi davacı ile davalılardan Salih arasında yazılı olarak aktedilmiştir. Sözleşmenin özel şartlarında kiralananın üçüncü kişiye devri yasaklanmıştır. Davalılar, kiralananın 4-5 yıl önce davalı E... Tekstil Anonim Şirketi'ne devredildiğini, davacı belediyenin bu devirden haberdar olduğunu, yıllarca ses çıkarmadığını, kira bedellerinin de kiralananın devri olan A.Ş.' ce ödendiğini savunmuşlardır.
Davalı tanıkları bu savunmaları doğrular nitelikte beyanda bulunmuşlardır. ancak, tanık beyanlarına rağmen, kira bedellerinin sözleşmenin asıl tarafı olan davalı Salih tarafından ödenmekte olduğu, diğer davalı tarafından yapılmış bir ödeme bulunmadığı, resmi kayıtlara sahiptir. Kiralanana gelip gittikleri ve o yen kullananın A.Ş. olduğunu gördükleri bildirilen şahısların devre izin vermeye veya fiili durumu kabullenmeye ve dava açmaya yetkili kişiler olmadıkları belediyenin çalışanları oldukları anlaşılmaktadır. İhtardan ve davadan kısa süre öncesine kadar kira bedeline ilişkin yazışmaların asıl kiracı Salih ile yapıldığı, kira tesbit davalarının yine ayrı kişi aleyhine açıldığı ilgili dosyalardan anlaşılmakta olup, bu halde belediyenin yetkili makamının devirden haberdar olmadığını, göstermektedir. Böylece tüm deliller bir anda değerlendirildiğinde davacı belediyenin sözleşmedeki yasağa rağmen yapılan devre rıza gösterdiği fiili duruma zımnen muvafakat eniği kabul edilemez. Bu nedenle davanın kabulü gerekirken aksi kanaatle red kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
Sonuç Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 24.1.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.