 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E. 1992/758
K. 1992/1150
T. 29.1.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TAHLİYE DAVASI
SATIN ALMA
İHTİYAÇ
ÖZET 6570 sayılı Yasa kapsamına giren kiralananı iktisap eden kimse; dilerse, eski malik ile kiracının yaptığı sözleşmeye dayanarak aktin hitamında, isterse 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesindeki sürelerden yararlanarak kiracı hakkında ihtiyaç nedeni ile dava açabilir.
(6570 s. GKK. m. 7/d)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme, davayı reddetmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
6570 sayılı Yasa kapsamına giren kiralananı iktisap eden kimse; dilerse, eski malik ile kiracının yaptığı sözleşmeye dayanarak aktin hitamında, isterse 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesindeki sürelerden yararlanarak kiracı hakkında ihtiyaç nedeni ile dava açabilir. Bu iki yoldan hangisi yararına ise onu seçmek yeni malikin hakkıdır. davada, 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesine dayanılıyorsa, yeni malikin dava açabilmesi için iktisaptan itibaren bir ay içinde kiralananı. satın aldığını, ihtiyacında kullanacağını kiracıya bildirmesi ve yine iktisaptan itibaren altı ayın geçmesini beklemesi gerekir. İhtarın iktisaptan itibaren bir ay içinde kiracıya keşidesi değil, tebliği şarttır. Davanın iktisabı izleyen altı ay geçtikten sonra açılması süreye bağlı değildir. Aktin sonuna kadar dava ikamesi mümkündür. Bir ayın ve altı ayın hesabında iktisap edilen günün de hesaba dahil edilmesi gerekir. Altı aylık süre dolmadan açılması nedeniyle dava reddedilirse bu süre dolduktan sonra aynı nedenle ikinci dava açılabilir. 1. davanın derdestliği ve kesin hüküm sayılması söz konusu değildir. Ancak, iktisabı izleyen bir ay içinde ihtar tebliğ edilmemişse sonradan bunun giderilmesi mümkün değildir.
Olayımızda; davacı, kiralananı 6.11.1990 tarihinde satın aldığını belirtip 6570 sayılı Yaşanın 7/d maddesine göre tahliye istediğini bildirmiştir. Satın almadan itibaren 6 aylık süre 6.5.1991 tarihinde sona ermektedir. bu güne kadarki tutarlı uygulamalara göre altı aylık sürenin dolmasından itibaren bir ay içinde dava açma zorunluluğu yoktur. Davacıya satış yapan kiralayan ile davalı arasındaki sözleşmenin 15.5.1991 tarihinde yenilendiği ileri sürülmüştür. Altı aylık sürenin dolması ile belirtilen tarih arasında ancak bir haftalık bir süre geçmiştir. Davacının bu bir hafta içerisinde dava açmasını zorunlu kılan bir yasa hükmü veya bir uygulama yoktur. Kaldı ki, 13.11 .199Ö tarihinde tebliğ ettirilen ihtarname ile aktin yenilenmesine razı olunmadığı iradesi davalıya ulaştırılmıştır. Bu itibarla, 6.11.1991 tarihinde açılan davanın süresinde olduğunun kabulü icabeder Hal böyle olunca işin esasına girilmesi, taraf delilleri toplanarak varılacak sonuca göre karar verilmesi icabederken yazılı gerekçe ile davanın süreden reddi isabetsiz olmuştur. Hükmün bu nedenle bozulması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 29.1.1992 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|