 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1992/5073
K: 1992/5460
T: 21.04.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Dava temerrüt sebebiyle kiralananın tahliyesi ve 780.000 TL. kira alacağının tahliyesi isteminden ibarettir. Mahkeme davayı red etmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
KARAR : 1 - Davacı vekili 1.8.1990 tarihli sözleşmeyle müvekkiline ait oknutta kiracı olan davalıların Ağustos ve Eylül 1991 ayı kira paralarını zamanında ve ihtarname ile tanınan sürede ödemedekilerini iddia ederek temerrüdleri sebebiyle kiralananın tahliyesi ve 2 aylık kira parası 780.000 TL. kira parasının davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalılar, kira ilişkisine iddia olunan kira miktarına itiraz etmemişler, istenen kira paralarını daha önceden elden ödemek istediklerinde davacının kabul etmediğini, fazla kira parası istediğini, ihtarnamenin kendilerine ulaşmadığını bu bakımdan temerrüd olgusunun gerçekleşmediğini savunmuşlardır. Davalı tanıkları, Ağustos ve Eylül 1991 ayları kira paralarının Temmuz 1991 ayı sonlarına doğru ödenmek istendiğini davacının daha fazla kira parası istediğini belirterek elden ödemeyi kabul etmediğini bildirmişlerdir.
Mahkeme kira parasının elden ödenmek istenmesinin davacı tarafca kabul edilmediğinin, bu nedenle temerrüd oluşmadığını ileri sürerek davayı reddetmiştir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 11.3.1953 gün 20/23 sayılı kararı gereğince, kiralayan tarafından BK.nun 260'ncı maddesi uyarınca çekilen ihtarın tebliği üzerine ihtarda belirtilen kanuni müddet içinde veya 6570 sayılı kanunun 7. maddesinin (e) fıkrası gereğince iki haklı ihtarın çekilmesinden önce her ihtarın konusuna giren parayı kiracının kanuna uygun olarak ödemek istediği halde kiralayanın parayı almaktan kaçınmış olduğu vakıasının tanıkla isbatına kanuni engel bulunmamaktadır. Davalıların ihtarnamenin tebliğ iüzerine ödeme isteğinde bulundukları ve bunun kabul edilmediği yolunda bir savunmaları yoktur. Ödeme isteğinin kabul edilmemesi vakıası ihtarnameden önce olduğuna göre şahit dinlenmesi belirtilen İçtihadı Birleştirme Kararının uygun değildir. Davaya konu edilen 1991 yılı Ağustos ve Eylül ayları kira bedellerine ilişkin ihtarnameler davalılara Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde tebliğ edildiğine, tebliğ tarihinden itibaren 30 günlük süre içerisinde ödeme yapılmadığına ve bu süre içerisinde ödemek isteğinin kabul edilmemesi hali bulunmamasına göre temerrüd olgusu gerçekleşmiştir. Bu itibarla tahliye davasının kabulü gerekirken aksi görüşle red kararı verilmesi hatalıdır.
2 - Davacı 2 aylık kira parasının tahsilini istemiştir. Bu miktarın ödenmediği sabit olmuştur. Temerrüd olgusunun gerçekleşmiş olup olmaması alacak isteği yönünden doğrudan sonuca etkili olamaz.
Alacak isteminin kabulüne karar vermek gerekirken alacak isteminin reddine karar vermek usul ve yasaya aykırıdır. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ: : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, İstek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21.4.1992 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|