 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1992/451
K: 1992/811
T: 23.01.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli Mahkemesi'nden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından, süresi içinde temyiz edilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava konut ihtiyacı nedeni ile tahliye istemidir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili 1.5.1990 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davalının icarında bulunan daireye oğlunun ihtiyacı olduğunu, geçici olarak yanına almak zorunda kaldığı oğlunun o dairede oturacağını ileri sürerek taşınmazın tahliyesini istemiştir.
Davalı İhtiyaç iddiasının gerçek ve samimi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davacı tanıkları davacı, oğlu ve evli kızının 3 ayrı dairede oturmaktalarken kızının oturduğu dairenin satıldığını, satın alanın isteği üzerine kızının o daireyi boşalttığını, bunun üzerine o evli kızın davacının ihtiyaçlı oğlunun oturduğu daireye yerleştiğini, bu suretle konutsuz kalan oğlunun davacı babası yanında oturmaya başladığını, kiralananın bu oğula tahsis edileceğini ifade etmek suretiyle iddiayı doğrulamışlardır.
Davalının savunmasına ilişkin delillerinin verilen sürelere rağmen getirmediği ve savunmanın isbatsız kaldığı anlaşılmaktadır. Bu suretle daha önceden bağımsız bir konutta oturan davacının oğlunun, kiralanana yerleşmek ihtiyacında olduğu sabit olmaktadır. Bu olgunun aksinin kabulüne elverişli bir delil bulunmamaktadır. Davacının bir dairesinin bir süre evvel satılmış olması ve o dairede oturan kızının çıkmasının yukarıda açıklanan ihtiyacı doğurmuş olması ihtiyacın samimi olmadığını göstermez. Davacının konutlarında herhangi birini satması ve kirada bulunan yerlerden birini çocuklarından birine tahsisi onun tabii hakkıdır.
Açıklanan bu hususlar ve tüm dosya içeriği hususunda sabit olan ihtiyaç iddiasının gerçek ve samimi olduğunun kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekirken aksi görüşle red kararı verilmesi isabetsiz olmuştur. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 23.1.1992 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|