 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1991/7879
K: 1991/8237
T: 10.06.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme, davayı kabul etmiş; hükmü, davalı temyiz etmiştir.
Davacı; yönetiminde bulunan binada, davalıya kiralanan konutun temerrüt nedeniyle taşınmazdan (kapıcı dairesinden) tahliyesini istemiştir. Davalı ise, dava konusu yerde kiracı olmadığını, aynı yerde kapıcılık yapması sebebi ile oturduğunu ve kira akdi ilişkisi bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Gerçekten, 1475 sayılı İş Kanununun değişik 5. maddesinde; kaloriferli konut kapıcıları çalışmasını aynı işveren veya aynı apartmana hasreten konut kapıcıları İş Kanunu kapsamına alınmış ve bunlara kapıcı konutu tahsis edilmesi öngörülmüştür ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa; 13.4.1983 tarihinde, 2814 sayılı Kanunla getirtilen ek 2. madde ile kat malikleri kurulu veya yönetici tarafından hizmet sözleşmesi herhangi sebeple fesih edilen veya sona eren kapıcının kendisine tahsis edilen konutu 15 gün içinde boşaltmak zorundadır. Bu süre içerisinde boşaltılmayan yerler yönetici veya kat maliklerinden herhangi birinin başvurusu üzerine başkaca tebligata lüzum kalmadan Mahalli Mülki Amirin kararı ile bir hafta içinde zabıtaca boşaltılması gerekmektedir. Anılan ek maddenin 3. maddesinde, kapıcı konutları için kira istenemeyeceği de belirtilmiştir.
Bu yasal hükümler nazara alınmadan, davalı akdi ilişkisinin mevcudiyeti ispat edilmediği halde yazılı şekilde tahliyeye karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 10.6.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.