 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1991/711
K: 1991/1250
T: 01.02.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan (...) tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla (...) gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava yeniden ihtiyaç ve inşaat nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme istem gibi karar vermiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalının kirası altında bulunan yeri iktisap etitiğini belirtip 6570 sayılı yasanın 7/d maddesinde öngörülen ihtar ve süreye uymak şartı ile açtığı işbu dava ile taşınmazın tahliyesini istemiştir.
Davalı davayı kabul etmemiş, 6570 sayılı yasanın 7/d maddesine göre dava açılamayacağını ileri sürmüştür.
Gerçekten uyuşmazlığın belirgin hale getirilmesi ve çözümü için bazı noktaların açıklığa kavuşturulmasında yarar vardır.
Dava konusu taşınmazın belediye hudutları içinde olduğu konusunda uyuşmazlık yoktur. Ancak masakkaf nitelikte olup olmadığı uyuşmazlık konusu olmuştur. Bunun için de yapılan keşif ve tesbit yeterli görülmemiştir. Öncelikle kiralanan yerin kiralandığı tarihte masakkaf olup olmadığının esaslı bir şekilde tesbiti gerekir.
Musakkaf olduğu tesit edildiği takdirde ancak o zaman 6570 sayılı yasanın uygulanması akla gelirse de bu takdirde de davaya dayanak yapılan 6570 sayılı yasanın 7/d maddesince, taşınmazı sonradan iktisap eden için sadece ve sadece iş ve konut ihtiyacı için dava açılabileceğinin, bunun dışında yanı maddenin 7/ç maddesinde düzenlenen yeniden inşaat sebebiyle 7/d maddesinden yararlanılmayacağının düşünülmesi gerekir.
Her ne kadar istekte ihtiyaçtan bahsedilmişse de yıkılıp yeniden inşaattan sonra doğabilecek ihtiyacın inşaattan önce tahliye sebebi olarak kabul edilmesi mümkün değildir.
Taşınmaz belediye hudutları içinde olmakla birlikte kiralandığı anda musakkaf değilse o zaman tamamen uyuşmazlığın B.K.nun kira aktini düzenleyen feshi ihbar hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. İnşaat veya ihtiyaç sebebinin nazara alınmaması icap eder. Yalnız bu takdirde feshi ve davanın zamanında yapılıp yapılmadığı önem taşır.
Bu hukuki esaslar dikkate alınmadan karar verilmesi usul ve yasalara aykırı görüldüğünden hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK'nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, (...) 1.2.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.