 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1991/627
K: 1991/1263
T: 01.02.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesindne verilmiş bulunan izaleyi şuyu davasına dair karar bir kısım davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, bir parça taşınmazın satış suretiyle ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkeme, satış suretiyle ortaklığının giderilmesine karar vermiş; hüküm, bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yolu ile giderilmesini, bir kısım davalılar da taşınmazın üzerinde kat mülkiyetine çevrilmiş 30 daireli bağımsız bölümlü binalar kurulduğunu, dairelerin kendilerine ait olduğunu savunarak davaya karşı çıkmışlardır.
Gerçekten, 1414 ada 2 kadastro parseli üzerine kat mülkiyeti kurulmasına elverişli 5 blok, 30 daireli bina yapıldıktan sonra ana yapının kat mülkiyetine çevrildiği ve bu arada da imar düzenlemesi yapılarak kat mülkiyetli binanın davacının da mülkiyetinde bulunan kadastro parseli ile şuyulandırıldığı (paylandırıldığı) böylece, zemindeki kadastro durumunun değiştiği ve yeni bir imar parselinin oluştuğu gelen tapu kaytılarından anlaşılmaktadır.
Bu hali ile uyuşmazlık, tamamen 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 54. maddesinde düzenlenen bir uyuşmazlık haline dönüştüğü ve buradaki uyuşmazlığın bu madde hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Mahkemenin, davanın bu madde kapsamı içinde çözümlenip çözümlenmeyeceğini araştırmadan ve maddede öngörüldüğü üzere ayrı ayrı ortaklaştırılan gayrimenkulün MK.nun 595. maddesindeki hükmüne göre ortaklığın giderilmesi tarihindeki değeri takdir edilerek bunlardan değeri en fazla olan gayrimenkul malikine satın alması için teklif kararı verilmeden bu kararın kesinleşmesi beklenip, kesinleşen kararın tebliğinden başlayarak bir ay içinde bedelin ödenip ödenmediği veya 6 ay içinde ödenmek üzere banka teminat mektubu veya aynı teminat gösterilip gösterilmediği araştırılmadan maddenin devamı hükümler uygulanmadan yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması icap etmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 1.2.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.