 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1991/5372
K: 1991/5765
T: 29.04.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KİRA AKDİ
- TAHLİYE TAAHHÜDÜ
ÖZET: Kira akdinin başlangıcında ve akdi ilişkisinin ilk kuruluşunda alınan ilk taahhüdün serbest iradeye dayanmaması nedeniyle geçersizliği bu konuda çıkartılan 4.10.1944 gün ve 15-20/28 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ne kabul edilmiştir. Fakat, kira ilişkisi kurulduktan ve kiracı 6570 sayılı Kanunun kiracıyı koruyan hükümlerine tabi olduktan sonra veya tevali eden kira akitleri ile verilen tahliye taahhütlerinin geçerliliği uygulamada kabul edilmektedir.
(YİBK., 4.10.1944 gün ve 15-20/28 s.)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava yazılı tahliye taahhüdü nedeniyle tahliye davası olup, mahkeme davanın reddine karar vermiştir. Karar süresinde davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Davacı, 1.3.1989 tanzim tarihli taahhüde istinaden süresinde açılışı dava ile taşınmazın tahliyesini istemiştir.
Davalı davayı kabul etmediğini ve taahhüt vermediğini imzanın kendine ait olmadığı savunmasında bulunmuştur.
Taraflar arasındaki kira sözleşmesi 1.10.1987 başlangıçlı iki yıl sürelidir. Davaya dayanak yapılan ve ayrıca düzenlenmiş bulunan tahliye taahhüdü belgesi üzerinde inceleme yapılmış, imzanın davalıya ait olduğu, ancak tanzim tarihinin sonradan değişik yazıyla yazıldığı tesbit edilmiştir.
Gerçekten kira akdinin başlangıcında ve akdi ilişkisinin ilk kuruluşunda alınan ilk taahhüdün serbest iradeye dayanmaması nedeniyle geçersizliği bu konuda çıkartılan 4.10.1944 tarih, 15-20/28 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile kabul edilmiştir. Fakat, kira ilişkisi kurulduktan ve kiracı 6570 sayılı Kanunun kiracıyı koruyan hükümlerine tabi olduktan sonra veya tevali eden kira akitleri ile verilen tahliye taahhütlerinin geçerliliği uygulamada kabul edilmektedir.
Davada yazılan taahhütteki imzanın davalıya ait olduğu Adli Tıp raporu ile tesbit edilmiştir, ancak tanzim tarihi sonradan atılmıştır. Fakat, bu taahhütnamede davalı, 1.10.1987 tarihinde iki yıl süreli olarak kira ilişkisini oluşturduğundan bahsetmektedir. Yukarıda açıklandığı üzere ilişki oluştuktan sonra tanzim tarihi ne olursa olsun verilen taahhüt geçerlidir, hatta Türk hukukunda tarafları maksadına uygun şekilde doldurulmak şartı ile beyana imza dahi geçerli sayılmaktadır. Bu hale göre tahliyeye karar vermek gerekirken yazılı düşünce ile karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 29.4.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.