 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1991/2745
K: 1991/3143
T: 07.03.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava iki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme istem gibi karar vermiş, hükmü davalı temyiz etmiştir.
Davacı bir kira yılında iki haklı ihtar sebebiyle taşınmazın tahliyesini istemiştir. Davalı haklı olduğu iddia edilen ve 14.8.1989 keşide 17.8.1989 tebliğ tarihli ihtarnameyle istenen temmuz ayı kira parasının tamamından 34.000 TL yönetim ve ortak giderler olarak kesildikten sonra bakiyesinin 8.8.1989 ve Ağustos 1989 kirası 34.000 TL nin ise yönetim ortak giderler alarak 22.7.1989 tarihinde ödenip bu ihtarın haklı olmadığını savunmuştur. Gerçekten taraflar arasındaki 1.1.1989 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesinde aylık kira 500.000 TL olup peşin ödeneceği kararlaştırılmış 1989 temmuz ayı kira parası yatırılmadan önce apartman yönetimi kendisinden ortak giderler için 68.000 TL istemiş, davalı ortak giderlerden kendisinin sorumlu olduğunu kabul ederek 34.000 TL bu aydan kesmek suretiyle bakiye 466.000 TL. ihtar tebliğinden önce 8.8.1989 tarihinde bankaya davacı hesabına yatırmıştır. Aynı sene Ağustos ayı kira parasındada apartman yönetimine ödediği ikinci 34.000 TL.yu düşerek ödemiştir. Kat Mülkiyeti Kanununun 22. maddesine göre ortak giderlerden kiracı da kiralayanda birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. Kiracı ödediği kira miktarıyla sınırlı olarak sorumluluğunu yerine getirmiştir. Ödedikten sonra yöneticinin davacının kabul etmemesi üzerine bu işlemi iptal etmesi davalıyı haksız duruma düşürmez. Bu nedenle 14.8.1989 keşide 17.8.1989 tebliğ tarihli birinci ihtarı davacı yönünden haklı saymak mümkün değildir. Olayda bir kira yılı içerisinde haklı sayılabiyecek 5.9.1989 keşide tarihli ihtardan başka ikinci veya üçüncü ihtar bulunmadığından iki haklı ihtar olgusu olayımızda somutlaşmadığı ve tahliye sebebi gerçekleşmediği halde tahliyeye karar verilmiş olması isabetli görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 7.3.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.