 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1990/4941
K: 1990/5207
T: 05.04.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme, davayı reddetmiş; hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
6570 sayılı Yasanın 7/b,c,ç maddelerine dayanan tahliye davasının, anılan yasa maddeleriyle İc.İf.K.nun 272. maddesinin kıyasen uygulanması ve yerleşmiş içtihatlar uyarınca kira akdinin hitamını takip eden bir ay içinde açılması gerekir. Daha önce veya bir aylık dava açma süresi içinde tahliye iradesi kiracıya bildirilmişse bu irade açıklaması süreyi koruyacağından bu bildirimi takip eden dönemin sonuna kadar dava açma hakkı saklı tutulmuş sayılır. Bu gibi durumlarda aktin başlangıcı olan ayın kirasının ibrazı kayıtlı alınıp alınmaması önemli değildir. Bu cihet kamu düzenine ilişkin olduğu için davalı tarafça ileri sürülme şartı aranmaksızın mahkemece kendiliğinden nazara alınması gerekir.
Davacı, davalı ile aralarındaki kira ilişkisinin 1.9.1986 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli olduğunu ve yıllık kira paralarının peşin ödendiğini belirterek 29.9.1989 tarihinde açtığı işbu dava ile taşınmazın tahliyesini istemiştir.
Davalı, davacının kira başlangıç tarihine ve süreli olduğuna ve ödeme şartlarına karşı çıkmamış, sadece dava açılmadan önce 5.9.1989 tarihinde yıllık kira parasının önkoşulsuz peşin alınmakla aktin yenilenmiş olduğunu savunmuştur.
Böylece kira başlangıcı, aktin bir yılık olduğu ve yıllık kira parasının peşin ödenmesi gerektiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Öbür yandan yukarıda açıklandığı üzere davacıya engeç yeni kira dönemini takip eden bir ay içerisinde dava açma hakkı veya akti feshetme hakkı tanınmıştır. Bu süre içerisinde davacı tarafın muaccel hale gelmiş yıllık kira parasını peşin alması dava veya fesih hakkından vazgeçtiğini göstermez. Mahkemenin aksi düşünce ile aktin yenilendiğini kabul etmesi bu nedenle yerinde görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz eden idasine, 5.4.1990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.