 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1990/16637
K: 1991/223
T: 16.01.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı Tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi isteğine ilişkindir. Mahkeme davayı kabul etmiş hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Davacılar miras yoluyla sahip oldukları dava konusu taşınmazı kendilerinde Hakan'ın iş yeri iddiası ile senesinde açtıkları iş bu dava ile taşınmazın tahliyesini istemişlerdir.
Davalı, ihtiyacın gerçek şahisle alakası bulunmadığını, ortakları davacılardan ibaret olur. A.Ş.nin ihtiyacının söz konusu olduğunu taşınmazın ise şirkete ait olmayıp gerçek şahıslar davacılara ait olduğunu davacıların şirket mensubu olsalar dahi şirketin ihtiyacı için dava açamayacaklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Gerçekten yargılama sırasında davacılar bahsettikleri ihtiyacın şirketin ihtiyacı olduğunu, ancak şirketin kendilerinden başka ortağı bulunmadığını bu sebeple kendilerinin dava açabileceğini kabul edip tahliye isteklerinde ısrar etmişlerdir.
Tüzel kişi ile gerçek kişi özdeşleşmiş olsa dahi ayrı kişilikleri muhafaza ederler. Davacıların şirketin ortaklarını teşkil etmiş olmaları dışardan başka ortağın bulunmaması bu durumu etkilemez ve gerçek kişiler şirketin ihtiyacı için dava açamazlar. Üstelik taşınmazda şirkete ait değildir. bu nedenle davanın reddi gerekirken aksi ve değişik düşünceyle tahliye kararı verilmesi isabetli görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.1.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.