 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1990/14703
K: 1990/15344
T: 07.12.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, ihtiyaç nedeniyle tahliye istemidir. Mahkemece, davanın süre yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı belediye; taşınmazın turistik lokanta, büfe, gazino olarak işletilmek üzere sezonluk kiralandığını iddia etmiş, bu yer son senelerde artan turistlik ihtiyacı nedeni ile kendilerini turistlik alan olarak işleteceklerinden bahisle taşınmazın tahliyesini istemiştir.
Davalı davaya karşı çıkmış, mahkeme 1.8.1985 tarihli sözleşmenin belirsiz süreli hale dönüştüğünü, kabul edip süresinde feshi ihbar yapılmadığından davayı reddetmiştir.
Gerçekten dava koşulu olan süresinde açılıp açılmamak keyfiyetini tesbiti için öncelikle kiralanan yerin 6570 sayılı Kanun kapsamına girip girmediğinin tesbiti gerekmektedir. 6570 sayılı Yasa kapsamı bakımından iki ayrı ölçü getirmiştir. Bunlardan biri; taşınmazın belediye teşkilatı olan yerde bulunması, diğeri de örtülü (musakkaf) olmasıdır. Kiralanan yerin hasılat getirip getirmemesi veya adi kira olması kapsama etkili görülmemiştir. Hasılat kirası da olsa, eğer kiralanan yer belediye teşkilatı olan yerde ve masakkaf ise bu yerde 6570 sayılı Kanunun ve bu kanuna aykırı olmayan BK. hükümlerinin uygulanması gerekir. Bu sebeple hasılat kiralarındaki dahi belirli süreli akitlerin belirsiz süreye dönüşmesi mümkün değildir. Çünkü, 6570 sayılı Kanunun 11. maddesi hükmü buna engeldir. Artık böyle bir durumda BK. 287 madde hükmü uygulanamaz.
Olayımızda; taraflar arasındaki kira sözleşmesi 1.8.1985 başlangıç tarihli turistlik lokanta, gazino büfe olarak sezonluktur. Mahkemece de, sezonun 1 Mayıstan Ekim sonuna kadar süreceği kabul edilmiştir. Böyle bir akti süresiz olarak kabul etmek mümkün değildir. Akitte başlangıç ve son belirtilmiştir. Yalnız kiralanan taşınmazın kagirlik olarak musakkaf olup olmadığında tereddüt edilmiştir. Çünkü, dava dilekçesinde 1000 m2.lik alandan söz edilmiştir. Bu sebeple feshi ve tahliyesi istenen dava konusu yerin üstünün vasfının mahallen ve keşfen tesbiti ile bu tesbite göre kira aktine lazım olan yer musakkaf nitelikli ise yukarıda işaret edildiği gibi hasılat kirası olsa dahi dava süresinin ve ihbar koşullarının 6570 sayılı Yasa koşullları içinde değerlendirilmesi üstünün vasfı gayri musakkaf ise o zaman BK. hükümlerine göre bu uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekeceğinden bu konunun açıklığa kavuşturulması için hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarını kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. madesi uyarınca BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 7.12.1990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.