 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1989/2156
K: 1989/4202
T: 10.03.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava iktisap ve işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi isteminden ibarettir. Mahkeme kiralananın tahliyesine karar vermiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı kiralananda dayanıklı tüketim malları alım satım pazarlama işlerini yapacağını ileri sürerek bu nedenle kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı ihtiyaç iddiasının samimi olmadığını, halen mülkiyeti eşine ait aynı cadde üzerinde halı ve ayrıca kardeşi ile birlikte halı ve beyaz eşya ticareti yaptığını, yapılmak istenen işin ticareti genişletme niteliğinde olduğunu belirtip yersiz açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkeme davayı kabul etmiştir. Davacının halen eşine ait ve kiralanandan daha büyük bir yerde halı ve yine kardeşi ile birlikte halı ve beyaz eşya ticareti yaptığı ihtilafsızdır. 6570 sayılı yasa zaruri ihtiyacı tahliye sebebi kabul etmiş ve böylece ihtiyaçta zorunluluk şartının bulunmasını öngörmüştür. Bu bakımdan mevcut bir iş varken ona ilaveten ikinci bir iş yapma isteği zaruri ihtiyaç olarak kabul edilemez. Davacı yaptığı işleri bırakacağı yönünde bir iddiada bulunmamıştır. Eşinin dükkanında iş yaptığına ve kiracılık sıfatı da bulunmadığına göre tahliye tehdidi ve üstünlük vasfının araştırılmasına da gerek yoktur. Kardeşi ile birlikte iş yaptığı yerde de tahliye tehdidi altında değildir. Mahkeme de bu durumu aynen kabul etmiş, davacı da mahkemenin bu gerekçesini temyize hakkı olduğu halde temyiz etmediğine göre bu husus kesinleşmiştir. Kiralanan ile davacının kardeşi ile birlikte faaliyet gösterdiği dükkan aynı cadde üzerinde olduğuna ve hacimi itibariyle halen faaliyet gösterilen yer daha büyük olduğuna göre üstünlük vasfı da kabul edilemez. Bu durumda davanın reddine karar vermek gerekirken tahliye kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 10.3.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.