 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1989/16203
K: 1989/18250
T: 24.11.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava iki haklı ihtar nedeni ile tahliye istemidir. Mahkemece tahliyeye karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Davacı bir kira yılında 2 haklı ihtara sebebiyet veren davalının taşınmazdan tahliyesini istemiştir.
Davalı davayı kabul etmemiş, öncelikle istenen kira, arttırımlı kira olup kendisinin emekli bulunması sebebiyle evvelce üçer aylık olarak ödediğini, daha sonra da üçer aylık emekli maaşlarının ayın 15'ine getirilmesi sebebiyle ayın 15'inden sonra ödemeye başladığını, bu uygulamanın uzun süre devam ettiğinden teamül halini aldığını ve bu sebeple ihtarların haklı olmadığını savunmuştur.
Gerçekten taraflar arasında yazılı sözleşmeden bahsedilmemekle beraber ibraz edilen ödeme belgellerinden kira paralarının başlangıçta üçer aylık olarak ödendiği, daha sonra da emekli maaşlarının ayın 15'inde ödenmesi nedeni ile muacceliyet teamülünün buna intikal ettirildiği görülmüştür.
23.8.1988 keşide 27.8.1988 tebliğ tarihli ihtarla aynı sene Nisan - Mayıs kira farkı ille 200.000 TL ve Haziran - Temmuz ayları kira paraları toplam 260.000 - TL gönderildiğinden bakiye 134.000 - TL ödenmesinin istendiği, oysa yazılı kiraların kira tesbit kararından doğduğu ve tesbit kararının 7.10.1988 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu konudaki İçtihadı Birleştirme Kararına göre tesbit kararı kesinleşmeden fark kira muaccel hale gelmez.
Davalı 15.8.1988 tarihinde ihtar keşidesinden önce konutta 226.000 - lira kira ödemiştir ki bu, ihtarla istenen ayların kira parasının tesbitten önceki miktarından fazladır. Bu ihtarla zamlı kira parasının istenemeyeceğine göre ihtarın haklı olduğunu kabul etmek mümkün değildir.
6.9.1988 tarihinde keşide edilen ihtarname de teamüle göre oluşan muacceliyet tarihinden önce çekilmesi nedeni ile haklı sayılamaz.
Bu nedenlerle davanın reddine karar verilmek gerekirken tahliyeye karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA 24.11.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.