 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1988/16353
K: 1989/540
T: 20.01.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli (İznik Sulh Hukuk) Mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla okunup gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Dava akde muhalefet nedeniyle tahliye isteğine ilişkindir. Mahkeme davayı kabul etmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1 - Dosya kapsamına, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle davacının kiralanan taşınmazın müstekil maliki olduğu anlaşılmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2 - Dava konusu taşınmazın değişik mevkilerde bulunan tapulu sahipleri ile birlikte ve diğer kiracılarla beraber davalıya kiralandığı, ancak her kiracının kullandıkları yerlerin değişik kiralayanlara ait olduğu, bu yerin de davalının kullanımı altında bulunduğu dosya içeriği bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Hukuken iştiraklı hasılat kirası niteliğinde bulunan müşterek kira sözleşmesine göre kiralanan yerler bağ ve elma yetiştirilmesi için kullanılacak ve yıllık üretimden elde edilen ürünün % 50'si kiralayana verilecektir. Arazide ve üzerindeki tesislerde toprak sahibinin yazılı izni olmaksızın her hangi bir değişiklik yapılmayacak ve hiç bir şekilde başkasına kiralanamayacak ve ortağa verilemeyecektir. Ve yine bu sözleşmeye göre ortakçı toprağın önemli şekilde işletilmesini tehlikeye sokmayacağı gibi ortakçının savsaması yüzünden topraktan faydalanma imkanı önemli şekilde azaltılamayacaktır. Aksi hareket hasat mevsimi sonunda uygulanmak üzere süre bitiminden önce akdin feshine yol açacaktır. Davacı sözleşmedeki bu koşullara ve özellikle kiralananda kiracının elma ve bağ yerine sebze ekmek sureti ile arazi verimini düşürdüğünü ileri sürerek süre tanımadan ihtar çekmiş, sonra da bu sebeple kendisine ortaklık payının tartılarak verilmediğini ileri sürerek akde muhalefetten tahliye istemiştir.
Dosya içeriğinde toplanan delillerden Çiftçi Mallarını Koruma Başkanlığının 12 Ocak 1988 tarihli yazısıyla 8.10.1987 tarihinde domates, fasulye, lahana ekili olduğu bildirilmiş, davacı da 6.10.1987 tarihinde ihtarname ile anlaşmaya aykırı sebze ekimine nihayet verilmesi, aksi halde anlaşmanın feshedilebileceğini bildirmiştir. Yargılama süresinde mahallinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, taşınmazın genelde bağ ve elmalık olarak kullanıldığı; bağın ve elmaların verimli, bakımlı, 1. sınıf tarım arazisi şeklinde bulunduğu, bunlar arasında herhangi bir sebze ekim ve kalıntısına rastlanmadığı, bu tesbitin sebze mevsimi geçmiş olmasından da kaynaklanabileceği, bağcılık ve elmacılıkta ilk 1 - 2 sene sebze ekilmesinde ızrar olmasa da daha sonraki senelerde meyve arasında sebze ekmenin arazinin bakım ve mücadele işlerini zorlaştırması bakımından zor olabileceği bilirkişice tesbit edilmiştir.
Ortakçılık sözleşmesi ile yasak edilen husus toprağın verimli şekilde işletilmesinin tehlikeye sokulması veya ortakçının savsaması yüzünden topraktan faydalanma imkanının önemli şekilde azaltılmış olmasıdır. Bağ çubukları ve elma ağaçları arasına sebze ekiminini toprağın verimini ve işletilmesini tehlikeye soktuğu veya topraktan faydalanma imkanını önemli derecede azalttığı tesbit edilmemiş ve böyle bir husus da ispatlanamamıştır. Üstelik keşifte taşınmazın bakımlı ve verimli olduğu ve 1 inci sınıf tarım arazisi niteliğinde bulunduğu tesbit edilmiştir. Bundan başka ihtardan sonra iddia olunan akde aykırılığın sürdürüldüğü de kanıtlanamamıştır. Bilirkişinin raporunda bahsettiği zarar sözleşme ile yasaklanan verimi tehlikeye düşürme veya ortakçının savsaması yüzünden faydalanmayı önemli derecede azaltma niteliğinde kabul edilemez. Üzüm payının tartısız ve noksan verilmesi de ancak temerrüt konusu olur. İhtarnamede B.K.'nun 288 inci maddesi gereği 60 günlük süre verilmemiş bulunduğuna göre temerrüt koşulları gerçekleşmemiştir. Bu sebeplerle davanının reddi gerekirken tahliyeye karar verilmesi hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.'nun 428 inci maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 20.1.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.