 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1988/16073
K: 1989/3975
T: 27.02.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava fuzuli işgal nedeni ile tahliye davasıdır. Mahkeme istem gibi karar vermiş, hüküm davalılar tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı Eskişehir Belediyesi ile Eskişehir Spor Kulübü Derneği arasında düzenlenen 1.4.1979 başlangıç tarihli ve 40 yıl süreli sözleşme ile dava konusu yer kulüp tesisi olarak kiralanmış, 30.3.1979 tarihli protokolün 1. maddesine de taşınmaz üzerine yapılacak inşaatların projelerinin belediyece tasdik edileceği koşulu kabul edilmiştir. 17.9.1979 tarihli Eskişehir Spor Kulubü ile davalılar Şükrü Ç. ve İzzet A. arasında ve Eskişehir 1. Noterliğince düzenlenen işletme ortaklık sözleşmesinin 1. maddesinde Eskişehirsporun Eskişehir Belediyesinden kiraladığı yer için bir ortaklık kurulduğu, 3. maddesinde de davalılar 10 yıllıkk işletme ortaklığı sözleşmesi sonunda dava konusu yeri işletmeye hazır durumda Eskişehirspora teslim edeceği ve Eskişehirspora 10 yıl süre ile kira bedeli vermeyeceği kabul edilmiştir. Bu ortaklık s özleşmesini kiralayan belediye tarafından kabul edilmediği iddia ve isbat edilmemiştir. Bu durumda kiracı Eskişehirsporun kira sözleşmesinden doğan kullanma hakkını 3. şahıs durumundaki davalılara temlik ettikleri anlaşılmaktadır. Yani burada kiracı Eskişehirspor, kira sözleşmesinden doğan kullanma hakkını 3. şahıs durumundaki davalılara temlik ettikleri anlaşılmaktadır. Yani burada kiracı Eskişehirspor, kira sözleşmesi ile sağladığı hakları 3. şahıslara devretmiştir. Bu işlem tam anlamı ile bir hakkın temlikidir. Bu temlik B.K. 259. maddesi gereğince kiralayanla 3. şahıs arasında bir kira ilişkisi yaratmaktadır. Kiracılık hakkını kiracıdan devralan davalılar kiralayana karşı, kiracılık hakını özellikle kiralananın kullanmasına müsaade etmek ve onu akit süresince kullanmaya elverişli tarzda bulundurulmasını istemek haklarını iddia edebilecektir. Devreden kiracının kiralayana karşı sözleşmeden dolayı ileri sürebileceği defileri, devralan 3. şahıs durumundaki davalılara da aynen ileri sürebilecektir. Bu hal kiralayanın rızası olmaksızın gerçekleşir. Kira sözleşmesinde devir hakkı yasaklanmadığına veya sınırlanmadığına göre davalıların bu yasal haklarının ortadan kaldırıldığı iddia edilemez. Bu itibarla davalıları fuzuli şagil olarak kabul etmek mümkün olmadığı gibi 40 yıllık sözleşme yapan davacı belediyenin bu süre dolmadan sonradan kiracı Eskişehirsporla bir protokol yapıp kira sözleşmesini zorla sona erdirmesi iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı gibi bu durumu davalıların aleyhine yorumlamak da mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle davanın reddi gerekirken kiralananın tahliyesine karar verilmesi usul ve yasya aykırı bulunduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarını kabulü ile hükmün H.U.M.K.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA 27.2.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.