 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1988/16022
K: 1989/287
T: 18.01.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan ortaklığın giderilmesi davasına dair karar davalı (H.Ö.) tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmak dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, bir parça taşınmazın ortaklığının giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkame aynen taksim kararı vermiş, hükmü davalılardan (H.Ö.) temyiz etmiştir.
Ortaklığın giderilmesi davalarında taksim istenmesi halinde dava konusu her taşınmazın ayrı ayrı ele alınarak pay ve paydaş durumuna göre taksimin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Paydaşlar muvafakat etmediği takdirde taşınmazın bir kesimin paydaşlar arasında paylı "müşa" bırakılamaz. Davada sulh vaki olmadığı sürece bir kısım taşınmazların bazı paydaşlara, diğerlerinin diğer ve paydaş durumuna, arazinin verim niteliğine göre taksimin mümkün olup olmadığının bilirkişi aracılığıyla saptanması gerekir. Payların denkleştirilmesi için ivaz ilavesi icap ediliyorsa onun da bilirkişilerin raporunda belirtilmesi gerekir. Taksim mümkünse fen ehline taksim projesi düzenlettirilir. Taşınmaz belediye ve mücavir alan hutuları içerisinde ise taksim projesi düzünlettirilir. Taşınmaz belediye ve mücavir alan hutuları içerisinde ise taksim projesi eklener belediyeden İmar Yasası ve yönetmeliği uyarınca bu taksime imkan olup olmadığı sorulur. taşınmaz Belediye ve mücavir alan dışındaysa aynı husus il idare kurulundan sorularak saptanır. Taksim tarsında yani taksim projesindeki bölümlerin hangi paydaşa verileceği konusunda taraflar anlaşamazlarsa mahkeme huzurunda kur'a çekilerek hangi kesimin hangi paydaşa verileceği belirlenir.
Olayımızda: Dava konusu taşınma yukarıdaki esaslara uyulmadan aynen taksim edilmiştir. Oysa aynen taksimin geçerli olması için taksim projesinin İmar Yasası ve yönetmeliğine uygun olup olmadığının onay makamına sorulması gerektiği gibi, paydaşların muvafakatı olmadan bir kısım payların oktar bırakılması da mümkün değildir. Mahkemenin bu önemli noktaları ihmak ederek yukarıda açıklanan biçimde araştırma yapmadan yazılan şekilde taksime karar vermiş olması hatalı görüldüğünden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazların kabulü ile HUMK'nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA 18.1.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verilldi.