 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1988/15644
K: 1988/20329
T: 22.12.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Dava, taahhüt sebebiyle tahliye isteminden ibarettir. Mahkeme artırımlı kiranın alındığını gerekçe yaparak davayı reddetmiş, karar süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı 1.9.1981 başlangıç tarihli kira aktiyle davalının dava konusu yerde oturmakta iken 24.8.1986 tarihli yazılı senette taşınmazı 15.6.1987 tarihinde boşaltacağını taahhüt ettiği halde boşaltmadığından 16.6.1987 tarihinde icraya başvurduğunu, takibin imza inkarı suretiyle itirazla karşılaşması üzerine bu davayı açarak taşınmazdan davalının tahliyesini istemiştir.
Davalı icra takibindeki imza inkarından hiç bahsetmeksizin 1987 Ağustos kirasının artırımlı olarak davacı tarafından kabul edildiğini, böylece aktin yenilendiğini savunmuş ve davanın reddini istemiştir.
1.1.1981 başlangıç tarihli kira aktiyle dava konusu taşınmazda kiracı olan davalının 24.8.1986 tarihinde tanzim edilen taahhütname ile 15.6.1987 tarihinde boşaltacağı taahhüt edildiğinden aynı tarihte boşaltılmaması sebebiyle davacının hemen ertesi günü icra dairesine başvurup tahliye istediği ve bu takibe davalının imza inkarıyla karşı çıkması üzerine davanın açıldığı, ancak dava açmadan önce fakat icra takibinden sonra davalının 100 bin TL.'ya çıkararak ödenen kira parasının davacı tarafından alındığı dosya içeriği bilgi ve belgelerden anlaşılmıştır.
Yazılı tahliye taahhüdü süresinde icra takibine konulmakla taahhütten dolayı davacı lehine doğan hak yine 1 aylık süre içinde kullanılmıştır. (İ.İ.K. m. 272). Davalı bu takibe imza inkarıyla karşı çıkmış, ancak mahkemede böyle bir itiraz ileri sürmemiştir. Savunmasını, icra takibinden sonraki Ağustos 1987 kira parasının ve ardından gelen ayların artırımlı kira paralarının davacı tarafından önkoşulsuz alınması sebebiyle kira aktinin yenilenmiş olduğuna dayandırmıştır. Mahkeme de bu savunmayı esas alarak davayı reddetmiş ise de dava açıldıktan veya icra takibi yapılmak suretiyle fesih iradesi açıklandıktan sonra artırımlı kira parasının alınması hiçbir şekilde kira aktinin yenilendiğini göstermez.
İcra takibi yapılmak suretiyle açıklanan irade sonradan yapılmış bir akitle açıkça ortadan kaldırılmadıkça geçerliliğini muhafaza eder. Mahkemenin artırımlı kiranın alınmasını aktin yenilenmiş olduğu şeklinde yorumlaması isabetli görülemez. Taahhüde karşı da bir itiraz ileri sürülmediğine göre davanın kabulüne karar vermek gerekirken aksi yönden ve değişik düşünceyle karar oluşturulması hatalı olmuştur ve kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile H.U.M.K.'nun 428 inci maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 22.12.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.