 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1988/14951
K: 1988/20654
T: 27.12.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Dava yeniden iktisap ve konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi isteminden ibarettir. Mahkeme süre yönünden davayı reddetmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
6570 sayılı yasa kapsamına giren kiralananı iktisap eden kimse dilerse eski malik ile kiracının yaptığı sözleşmeye dayanarak aktin hitamında, isterse 6570 sayılı yasanın 7/d maddesindeki sürelerden yararlanarak kiracı hakkında ihtiyaç nedeni ile dava açabilir. Bu iki yoldan hangisi yararına ise onu seçmek yeni malikin hakkıdır. Davada 6570 sayılı yasanın 7/d maddesine dayanılıyorsa yeni malikin dava açabilmesi için iktisaptan itibaren 1 ay içinde kiralananı satın aldığını, ihtiyacında kullanacağını kiracıya bildirmesi ve yine iktisaptan itibaren 6 ayın geçmesini beklemesi gerekir. İhtarın iktisaptan itibaren 1 ay içinde kiracıya keşidesi değil, tebliği şarttır. Davanın, iktisabı izleyen 6 ay geçtikten sonra açılması süreye bağlı değildir. Aktin sonuna kadar dava ikamesi mümkündür. 1 ayın ve 6 ayın hesabında iktisab edilen günün de hesaba dahil edilmesi gerekir. 6 aylık süre dolmadan açılması nedeniyle dava reddedilirse bu süre dolduktan sonra aynı nedenle ikinci dava açılabilir. 1. davanın derdestliği ve kesin hüküm sayılması söz konusu değildir. Ancak iktisabı izleyen 1 ay içinde ihtar tebliğ edilmişse sonradan bunun giderilmesi mümkün değildir.
Olayımızda: Davacı 6570 sayılı yasanın 7/d maddesindeki yazılı sürelerden yararlanarak dava açmış, ayrıca eski malikle yazılı kira sözleşmesine de dayanmıştır. Taşınmaz 4.6.1986 tarihinde iktisap edilmiş, 23.6.1986 tarihinde ihtar tebliğ ettirilmiş, iktisaptan itibaren 6 ay sonra 1.4.1987 tarihinde davayı açmıştır. Eski malikle kiracı arasındaki aktin başlangıcı 15.1.1982 tarihi olup 5 yıl sürelidir. 23.6.1986 tarihinde tebliğ ettirilen ihtar süreyi koruyucu niteliktedir. Bu durumda yukarıdaki esaslar nazara alınarak davanın hem iktisaba hem de akde göre süresinde olduğunun kabulü ile işin esasının incelenmesi gerekirken davanın süreden reddi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.'nun 428 inci maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 27.12.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.