 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1988/13819
K: 1988/19441
T: 12.12.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava iki haklı ihtara dayanan tahliye davası olup mahkeme davalının tahliyesine karar verilmiştir. Karar davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Bir kira yılı içinde yapılmış iki haklı ihtara dayanan tahliye davasının kiralayan tarafından açılması gerekir. Kiralayan durumunda olmayan malikin bu davayı açabilmesi için önce kiracıya ihtar tebliğ ettirerek kira bedellerinin kendisine ödenmesini istemesi ondan sonra ihtarları göndermesi gerekir. Dava hakkına ilişkin olan bu hususun mahkemece kendiliğinden nazara alınması icabeder.
Bu davanın 6570 sayılı Yasanın 7/e maddesi ve yerleşmiş içtihatlar uyarınca akdin hitamını izleyen bir ay içinde açılması zorunludur. İhtarlar dava şartı olduğu için süre niteliğine haiz değildir. Süre konusu kamu düzenine ilişkin olması sebebiyle re'sen gözetilmesi gerekir.
İhtarların bir kira yılı içinde muaccel hale gelmiş (istenebilir durumu almış) de ayların kirasına ilişkin olarak en az iki defa kiracıya tebliğ edilmesi haklılığı içinde ihtarların tebliğden önce yapılması şarttır. Tebliğden sonra yapılan ödemelerin hukuki değeri yoktur. İhtarlar tebliğ ile hukuki sonuç doğuracağından ödemelerde tebliğ tarihinin esas alınması şarttır. Keşide tarihi sadece muacceliyet bakımından önem taşımaktadır. Zira muaccel olmayan (henüz ödenmesi gerekmeyen) kira parasının istenmesi mümkün değildir.
Süresiz akitlerde ve kira parasının senelik ödenmesi gereken hallerde iki haklı ihtar oluşmaz.
Olayımızda, davacı aradaki kira ilişkisinin 1.11.1986 başlangıçlı bir yıl süreli olduğunu ileri sürmüş ise de bu iddia davalı tarafından kabul edilmemiş, kira sözleşmesinin süresinde olduğu savunulmuştur. Yazılı bir sözleşme de ibraz edilmemiştir. Öncelikle davacının kira başlangıcının ve süreli olduğunu kanıtlaması gerekir. Kira tesbit davasında sadece kira başlangıcının 1.11.1986 olduğu kabul edilmiş, ancak bir yıllık veya belirli süreli olduğu tesbit edilmemiştir. Kira ilişkisi belirli süreli değilse karşıt ifade ise belirsiz süreli ile yukarıda açıklandığı üzere belirsiz süreli akitlerde iki haklı ihtar olayının gerçekleşmeyeceğinin düşünülmesi icabeder. Bu konu açıklığa kavuşturulmadan davanın kabulü isabetsizdir. Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 12.12.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.