 |
T.C.
YARGITAY
6. Ceza Dairesi
E: 2005/10827
K: 2005/8052
T: 22.9.2005
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Hırsızlık suçundan hükümlü Felemez hakkında verilen mahkumiyet hükmünün kesinleşmesini müteakip C.Savcısının talebi üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; 5237 sayılı Yasa gereğince yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına ilişkin K/Y Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 3.6.2005 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi O Yer C.Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C.Başsavcılığından bozma isteyen 8.8.2005 tarihli tebliğname ile 17.8.2005 tarihinde Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 98 ve 101/1.maddeleriyle 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9/1.maddesi uyarınca kural; lehe yasanın belirlenmesi ve uyarlanmasına ilişkin kararların dosya üzerinden verilebilmesidir.
Ancak;
(a)Önceki yasaya göre sonraki yasa, suçun öğelerinde değişiklik yapmışsa,
(b)Önceki yasanın, türü veya süresi bakımından erteleme dışında bıraktığı ceza, yeni yasa tarafından erteleme kapsamına alınmışsa,
(c)Önceki yasaya göre temel ceza alt sınırdan belirlenmişken, yeni yasa uyarlanırken alt sınırın üzerinde ceza saptanması konusunda veya alt ve üst sınırlar konulmuş artırıcı ya da eksiltici bir hükmün uygulanmasında bir oranın belirlenmesi için mahkemece takdir hakkının kullanılması, böylece bireyselleştirme yapılması zorunluysa,
Duruşma açılmak suretiyle tüm bunların neden ve gerekçeleri de gösterilerek hüküm kurulması gerekir.
İnceleme konusu karara gelince;
Felemez 'in, 3.10.1992 günü saat 17.00 sıralarında U. İstasyonunda trenden inmekte olan yakınan Veli 'nın pantolon cebindeki seksen bin lirayı el çabukluğu ve becerisiyle çalıp uzaklaşmak isterken yakalandığı sabit görülerek, Y. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kesinleşmiş 31.3.1997 gün ve 1992/83-1997/61 sayılı kararıyla; 765 sayılı TCY.nın 492/6-7-son, 62, 85.maddeleri gereğince 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasıyla hükümlendirildiği, 1.6.2005'te yürürlüğe giren 5237 sayılı TCY.nın uyarlanması istendiğinde; anılan Yasada 765 sayılı Yasanın 492.maddesinin son fıkrasının karşılığı ve tekerrür nedeniyle cezanın arttırılması olanağı bulunmadığı halde, hükümlünün eylemine uyan 5237 sayılı Yasanın 142.maddesinin 1.fıkrasının (c ) bendi gözetilerek, aynı maddenin 2.fıkrasının 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası öngören (b) bendi uyarınca, gerekçe gösterilmeden alt sınır aşılmak ve 765 sayılı Yasanın suça yönelik yapıcı davranışların ulaştığı aşamayı esas alan ve 1/6'dan 1/3'e kadar indirim ön gören 62.maddesine karşılık değişik öğeyle meydana gelen zararın veya tehlikenin ağırlığını ölçüt alan ve 1/4'ten 3/4'e kadar indirim olanağı sağlayan 5237 sayılı Yasanın 35.maddesine göre oran belirlerken, bireyselleştirme amacına yönelik takdir hakkının nedenleri de gösterilmeden dosya üzerinden red kararı verildiğinin anlaşılması karşısında;
1)Hükümlünün eylemine uyan 765 sayılı TCY.nın 492/6-7-son, 62, 85.maddelerine göre, 5237 sayılı TCY.nın 142/2-b, 35/2, 58. maddesinde öngörülen özgürlüğü bağlayıcı cezanın alt sınırı bakımından, anılan Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3.maddeleri ışığında hükümlü yararına olması ve 5237 sayılı Yasa uyarınca değerlendirme ve uygulama yapılmasında zorunluluk bulunması,
2)Temel cezanın alt sınır aşılarak belirlenmesinin, kalkışma nedeniyle 765 sayılı Yasanın 62, 5237 sayılı Yasanın lehe olan ve yasal öğeleri değişmiş bulunan 35.maddesine göre indirim oranının takdiri için duruşma açılarak hüküm kurulması gerekirken dosya üzerinden karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, Y. Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı ile tebliğname içeriği bu bakımdan yerinde görüldüğünden, kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.9.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.