 |
T.C.
YARGITAY
6. Ceza Dairesi
E: 2001/15221
K: 2002/413
T: 24.1.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ÖZEL BELGEDE SAHTECİLİK
- ZAMANAŞIMI
ÖZET : Yakınan yerine taklit imza atılmak suretiyle sahtecilik yapılan Limited Şirket Yönetim Kurulu Kararının özel belge niteliğinde bulunduğu, noterin kendisince düzenlenmediği gibi belgenin, onayı ile ilgili bölümde de sahteciliğin sözkonusu olmadığı gözetilerek sanığın, TCK.nun 345. maddesi ile hükümlendirilmesi gerekir. Cezanın türü ve yukarı sınırına göre de suç tarihi itibariyle, anılan Yasanın 102/4, 104/2. maddelerinin gözönünde bulundum iması gerektiği gözetilmelidir.
(765 s. TCK. m, 102/4, 104/2, 345)
(1512 s. Noterlik K. m. 82)
Sahtecilikten sanık Şuayip hakkında yapılan yargılama sonunda: Mahkumiyetine dair (Manisa Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 1.5.2000 tarihi hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi sanık savunmaları tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığından onama isteyen 22.10.2001 tarihli tebliğname ile 1.11.2001 tarihinde daireye gönderilmekle tayin edilen günde okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
Soruşturmanın sonuçlarını içeren tutanaklar, belgeler ve duruşmalı inceleme sırasında ileri sürülen savunma doğrultusunda yapılan incelemede; Yakınan Halil yerine taklit imza atılmak suretiyle sahtecilik yapılan Limited Şirket Yönetim Kurulu Kararının özel belge niteliğinde bulunduğu; 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 82. maddesi uyarınca noterin kendisince düzenlenmediği gibi belgenin 26.4.1994 gün ve 10129 sayılı onayı ile ilgili bölümde de sahteciliğin söz konusu olmadığı gözetilmeksizin sanık Şuayip'in TCK.'nun 345. maddesi yerine yazılı şekilde aynı Yasanın 342/2. maddesiyle hükümlendirilmesi,
Sanığın eylemine uyan TCK.nun 345. maddesindeki cezanın türü ve yukarı sınırına göre de suç tarihinden bu yana anılan Yasanın 102/4, 104/2. maddelerinde belirtilen 7 yıi 6 aydan artık süre geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık Şuayip savunmanlarının temyiz dilekçelerinde ve Av. Ahmet'in duruşmada ileri sürdükleri tüm itiraz ve savunmalar bu bakımdan yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak (BOZULMASINA), bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle (ORTADAN KALDIRILMASINA), 24.1.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.