 |
T.C.
YARGITAY
6. Ceza Dairesi
E: 1991/5163
K: 1991/6353
T: 10.10.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Sahtekarlıktan sanık Adalet ve Cem haklarında yapılan duruşma sonunda; mahkumiyetlerine dair, (Kartal Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 19.12.1990 tarihli hükmün temyizen tetkiki sanıklar vekili tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C. Başsavcılığı'ndan onama isteyen 1.7.1991 tarihli tebliğname ile 8.7.1991 tarihinde Daireye gönderilmekle okunarak, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde açıklanıp tartışılan delillere, gerekçe ve takdire göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak:
TCK.nun 349. maddesine göre, resmi evrak hükmünde sayılan ve bu tür belgelerde yapılacak sahtecilik sebebiyle TCK.nun 342. maddesi uyarınca edeceği unsurları TTK.nun 692. maddesinde gösterilmiştir. Şu halde, düzenlenen belgenin "Çek" olarak hüküm ifade edebilmesi için, TTK.nun 693. maddesinin öngördüğü koşullarla birlikte, 692. maddede sayılan unsurların tümünü ihtiva etmesi gerekir.
Bir senedin "Çek" sayılabilmesi için kanunun öngördüğü zorunlu unsurlardan biri de "keşide yeri"nin gösterilmesidir. Bu zorunluluk dışında anılan unsur, TTK.nun 708. maddesinde düzenlenen "Ödeme için ibraz" yönünden de önemlidir. O halde "keşide yeri"nin çek üzerinde hiç bir duraksamaya neden olmayacak biçimde açık-seçik belirtilmesi gerekir.
Her ne kadar, büyükşehir olmaları nedeniyle (İst) yazısı İstanbul'u, (Ank)yazısı Ankara'yı, (İzm) yazısı İzmir'i çağrıştırabilirse de; (İzm) yazısının İzmit'e, (İst) ve (Ank) yazılarının da benzer başka yerleri çağrıştırması bir yana diğer il veya ilçeler sözkonusu olduğundan durum daha da önem kazanmakta ve duraksamalar yanında sakıncalara da sebebiyet verebilecek nitelik arzetmektedir. Örneği: (BL) harflerinin Balıkesir, Bilecik ve Bolu illerinden hangisini, (ANT) harflerinin Antalya veya Antakya'dan hangisini, (Çn) harflerini Çanakkale veya Çine'den hangisini... ifade ettiğini saptamak olanaksız hale gelecektir. Bu nedenle, keşide yerinin tam olarak çek üzerine yazılmasında zorunluluk vardır.
Olayımızda, suça konu çekteki (İst) yazısının keşide yerini tam olarak ifade eder nitelikte bulunmadığı gözetilerek sanıklar hakkında TCK.nun 345, 80. maddeleriyle uygulama yapılması gerekirken yazılı maddelerle hüküm kurulmak suretiyle fazla ceza tayini,
SONUÇ. Bozmayı gerektirmiş, sanıklar Cem ve Adalet vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan sebepte tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 10.10.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.