 |
T.C.
YARGITAY
6. Ceza Dairesi
E: 1988/5787
K: 1988/7529
T: 09.06.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Sahtekarlıktan sanık Hayrettin hakkında yapılan duruşma sonunda, TCK.nun 342/1, 59. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay ağır hapsine dair, (Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 11.12.1987 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık müdafiileri tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığı'ndan bozma isteyen 19.4.1988 tarihli tebliğname ile 2.5.1988 tarihinde daireye gönderilmekle okunarak, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Sair itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1 - Sanık savunmasında; suç konusu bonoların, yanında muhasebeci olarak çalışan Tuncer'in düzenleyip bankadan kredi aldığını belirtmesine, ifadesine başvurulan Tuncer ise düzenlenen senetlerden haberi olmadığını söylemesine karşılık dosyada bulunan 10.2.1982 tarihli ibraname kapsamında suç konusu senetlerin sanık tarafından Tuncer'e hatır senedi olarak verildiğinin anlaşılmasına göre, Tuncer'in ibraname hakkında bilgisine başvurup, sanıkla da yüzleştirilerek ifadeleri arasındaki çeliki giderildikten, ilgili banka şubesinden suç konusu senetleri kimin bankaya tahsil için ibraz ettiği ve kırdırılmışlarsa bedelinin kime ödendiği sorulduktan ve tanık Tuncer'in çeşitli muameleler nedeniyle yazılmış yazı örnekleri ile duruşmada alınacak yazı örneklerinin birlikte Adli Tıp Kurumu'na gönderilerek senetlerdeki (varsa arkayüzlerindekiler de dahil) yazı, rakam ve imzaların sanığa mı yoksa Tuncer'e mi ait olduğu hususu açıklığa kavuşturulduktan sonra delillerin takdiri gerektiğinin özetilmemesi,
2 - Suç konusu bonolarda .... Kollektif Şirket'nin alacaklı olarak gösterilmesine göre, böyle bir şirketin var olup olmadığı ve tüzel kişiliğe sahip bulunup bulunmadığı araştırılarak, olmadığının anlaşılması halinde eylemin TCK.nun 345. maddesinde yazılı suçu oluşturacağının düşünülmemesi,
3 - Sanığın müştekiden 10 milyon liraya yakın alacağı olduğuna dair savunmas, müştekinin sanığa gönderdiği 24.6.1984 tarihli mektup kapsamı, tanık Tuncer'in anlatımları ve İstanbul 4. Nolu Tasfiye Kurulu Başkanlığı'nın 24.3.1987 tarihli ve müştekinin sanığa 2 milyondan fazla borcu olduğuna dair yazıları ile doğrulanmasına göre, sahteciliğin bir hakkı isbat maksadıyla yapılıp yapılmadığı ve TCK.nun 347. maddesinin uygulama yerinin bulunup bulunmadığının karar yerinde tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle tebliğname gibi BOZULMASINA, 9.6.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.