Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
6. Ceza Dairesi
E: 1988/11395
K: 1988/12822
T: 29.11.1988

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Gasptan sanık ve tutuklu G.Y. hakkında yapılan duruşma sonunda: TCK.nun 497/2, 59, 31, 33. maddeleri gereğince 16 sene 8 ay ağır hapsine, sürekli olarak kamu hizmetlerinden mahrumiyetine, cezası süresince yasal kısıtlılık altında bulundurulmasına dair .... Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 8.9.1988 tarihli hükmün res'en temyizen tabi olmakla beraber temyizen incelenmesi sanık vekilleri tarafından da istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından onama isteyen 2.11.1988 tarihli tebliğname ile 7.11.1988 gününde Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
 
KARAR : Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde açıklanarak tartışılan elverişli delillere, gerekçe ve takdire göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Yabancı memlekette suç işleyen Türkler hakkında uygulanacak kanunu tayin eden TCK.nun 5. maddesinin 1. fıkrasında : "Bir Türk 4. maddede yazılı cürümlerden başka Türk Kanunlarına göre aşağı haddi 3 seneden eksik olmayan şahsi hürriyeti bağlayıcı bir cezayı müstelzim cürmü yabancı memlekette işlediği ve kendisi Türkiye'de bulunduğu takdirde Türk Kanunlarına göre cezalandırılır" denildikten sonra, son fıkrasında : "Mağdurun yabancı olması halinde fiilin işlendiği mahal kanunlarında da cezayı müstelzim olması" gerektiği belirtilmiştir.
Görüldüğü gibi, anılan maddenin 1. fıkrası ile yabancı memlekette yabancı aleyhine suç işleyen Türk'ün Türk Kanunlarına göre cezalandırılması ilkesi getirilmiş ve son fıkrasında da bunun istisnalarından söz edilmiştir.
Buna göre, yabancı memlekette bir yabancı aleyhine suç işleyen Türk'ün cezalandırılabilmesi için o fiilin, işlendiği mahalde cezayı müstelzim olması şarttır, Bu açıklamaların ışığı altında suç sonuca varmak lazımdır. Bir Türk, yabancı memlekette bir yabancı aleyhine suç işlediği ve kendisi Türkiye'de bulunduğu takdirde Türk Kanunlarına göre cezalandırılacaktır. Ancak;
1 - Bu fiil yabancı memleket kanunlarında cezayı müstelzim değilse ancak hakkında ceza tayini edilmeyecektir.
2 - Sanık hakkında cezası hafif olan memleketin kanunu uygulanacaktır. Yani, Türk Mahkemeleri sanık hakkında yabancı memleket kanununda öngörülen cezadan fazla ceza hükmedemeyeceklerdir.
Hiç kuşku yok ki, ceza miktarı bakımından lehe olan yabancı kanunun, bütün unsurları ve şekliyle uygulanması düşünülemez. Zira, yukarıda da açıklandığı gibi, Türk Mahkemesinde ancak milli kanun uygulanır. Burada amaçlanan husus, hükümde cezanın Nev'i ve miktarı bakımından failin lehine olan şeklin gözönüne alınmasıdır. Böylece, hakkında yabancı memlekette hüküm verilmiş ve Türk Kanunlarının gerektirdiği cezadan daha az ceza almış olan kimse ile yabancı ülkede yabancı aleyhine işlediği suçtan dolayı Türkiye'de yargılanan kimsenin hukuki durumları dengelenmektedir.
Bu ilke Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10.5.1982 gün ve 474/195 sayılı kararlarında açıkça kabul edildiği gibi Dairemizin uygulamaları da bu yoldadır.
Sanığın suç ortakları hakkında Alman Mahkemelerinde Alman Ceza Kanununun 249/1, 259/1 ve 25/2. maddelerine göre dava açılığına göre, sanık G.Y. hakkında da anılan maddelerde yazılı ceza miktarını geçmemek üzere uygulama yapılmasında zorunluluk bulunmaktadır.
 
SONUÇ : Açıklanan sebeplerle, hüküm kanuna aykırı ve sanık G.Y. vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan tebliğnamedeki düşüncenin reddiyle res'en de temyiz incelemesine tabi bulunan hükmün BOZULMASINA, 29.11.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Suçlar] Dolandırıcılık mı hukuki ihtilaf mı 
  • 25.04.2024 13:09
  • [Alacak tahsil] Vekalet sözleşmesinde zamanaşımı süresi başlangıcı 
  • 23.04.2024 00:24
  • [Mirasçılık] Abilerim babamı sokağa atıyor. Dedem tapuyu abilerimin üzerine yapmış. 
  • 22.04.2024 06:30
  • [Boşanma davaları] Vasi ataması hk. 
  • 18.04.2024 09:43
  • Beraat sonrası yurtdışı çıkış yasağı kaldırma sorunu 
  • 16.04.2024 15:18


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini