 |
T.C
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
E: 2004/3544
K: 2004/5104
T: 26.04.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN ARTIRILMASI
- ARAZİ NİTELİĞİ
- BİLİRKİŞİ RAPORU
- ARSA NİTELİĞİ
- İMAR VE HİZMET TEŞEBBÜSLERİNİN
- SEBEP OLACAĞI DEĞER ARTIŞLARI
2942 s. KamulaştırmaK/11
Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece dava konusu taşınmazın arsa vasfında kabulü ile emsal karşılaştırması yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmaz 1999 tarihinde meydana gelen depremden sonra konut yapılması amacıyla Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından 22.02.2000 tarihinde kamulaştırılmıştır.
Mahkemece kamulaştırma faizleri değerlendirme tarihi olarak kabul edilmiştir. Belediyeden gelen 18.10.2000 tarihli yazıda dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle arazi vasfında olduğu, halen fındık bahçesi olarak kullanıldığı belirtilmiştir. Keza taşınmazın tapu kaydında da fındıklık olarak gözükmektedir. Ayrıca taşınmazın imar planında, plan tasdik dışında kaldığından, Kıymet Takdir Komisyonu raporunda da taşınmaz fındıklık olarak değerlendirilmiştir.
Bu durum itibariyle yapılan ilk iki keşifte taşınmaz üzerinde yapılan keşif sırasında taşınmazın meskun olmadığı, belediye hizmetlerinden faydalanmadığı, belediye ve mücavir alan sınırları dışında olduğu belirtilmiş ve arazi olarak değerlendirilmiştir. Bu nedenle taşınmazın arazi vasfında olduğu ve fındık bahçesi olarak kullanıldığı tartışmasızdır. Bu keşiflerden sonra hızla yapılan deprem konutları sonucu dava konusu taşınmaz ile etrafındaki diğer kamulaştırılan taşınmazlara yol, su, elektrik gibi belediye hizmetlerinin getirilmesinden sonra Belediye Başkanlığından istem üzerine gelen 07.08.2002 tarihli yazıda, taşınmazın mücavir alan içerisinde olduğu, itfaiye ve su hizmetlerinden faydalandığı belirtilmiş ve bunun sonucu yapılan son iki keşifte taşınmaz 22.02.2000 tarihindeki kamulaştırma tarihine göre değil, keşif günlerindeki mevcut durumuna göre arsa olarak değerlendirilmiştir.
Bu durum ise 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası'nm 11/5 maddesindeki "dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde kamulaştırmayı gerektiren imar ve hizmet teşebbüslerinin sebep olacağı değer artışlarının dikkate alınamayacağı" hükmüne aykırı bir durum yaratmıştır.
Bu itibarla dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi olan 22.02.2000 tarihinde arazi vasfında olduğu kabul edilerek gelir metoduna göre değer biçen raporlar doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken, gerekçeli kararda yazılı düşüncelerle ve Yasa'nm amir hükümlerine rağmen taşınmazın arsa vasfında kabulü ile hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenle H.U.M.K.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 26.04.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.