 |
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
E. 1997/16132
K. 1997/19320
T. 29.12.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KAMULAŞTIRMALARDA FAİZ ALACAĞI
FAİZ HAKKININ SAKLI TUTULMASI
FERAGAT
KARAR ÖZETİ :Artırılan bedele faiz istenebilmesi için alacaklının parayı alırken faiz hakkını saklı tutması ve halin icabından bunun anlaşılması gerekir.
Davacılar, faiz tahakkuk tarihinden sonra işleyen ve son ödeme tarihi esas alınarak hesaplanan faiz isteminden feragat ettiğinden davanın reddine karar verilmesi gerekir.
Kabule göre de davacı A.O'nun faiz talebi olmadığı halde, onun payı için de faiz ödemeye karar verilmesi doğru değildir.
(818 s. BK.m.113/2)
(1086 s. HUMK.m.74,75,91 ,92,95)
Taraflar arasındaki kamulaştırmadan doğan faiz alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile, istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kamulaştırma bedelinin artırılan kısmı ile faizin taksitle geç ödenmesinden mütevellit faiz alacağı istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
1-Kural olarak arttırılan bedele faiz istenebilir. Ancak, Borçlar Kanunu'nun 113/2.maddesine göre faize karar verilebilmesi için alacaklının parayı alırken faiz hakkını saklı tutması veya halin icabından saklı tuttuğunun anlaşılması gerekir. Dosya içinde bulunan 27.05.1992 kayıt tarihli davacılar vekilinin idareye vermiş olduğu dilekçede, ödeme bitimine kadar yasal faiz haklarının saklı tutulduğuna dair beyan vardır. 27.7.1992' de faiz hesaplanarak tahakkuk yapılmış, alacak verile emrine bağlanmış, kısmi ödemeyi müteakip emanet makbuzu düzenlenmiştir. Son ödeme 30.4.1993' de yapılmıştır. Davacılar vekili 25.8.1992 günü davalı idareye verdiği dilekçesi ile tahakkuk tarihi itibariyle faiz talibinden vazgeçtiğini bildirmiştir. Bilirkişi raporu ile hesaplanan ve hükme bağlanan faiz, tahakkuk tarihinden sonra işleyen ve son ödeme tarihi esas alınarak hesaplanan faizdir ki davacılar vekili bu faiz isteminden vazgeçtiğinden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabule dair hüküm kurulması,
2- Kabule göre de; tezyid davasının davacılarından Ahmet, faiz davasında davacı olmadığı halde faiz hesabının o'nun da payını kapsar şekilde yapılması nedeniyle fazla ödemeye karar verilmesi, doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazı yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK.nun 428.maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine, 29.12.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.