 |
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/18890
Karar No : 1996/20415
Tarih : 11.12.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
· KAMULAŞTIRMA
· EMSAL İNCELEMESİ
· TAŞINMAZIN KENDİSİNİN EMSAL OLMASI
KARAR
Mahkemece iki kez bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de alınan raporlar yasa hükümlerine uygun olmadığından geçersizdir. Şöyleki;
1-Dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğindedir. 2942 sayılı kanunun kıymet takdiri esaslarını gösteren 11.maddesin in 3.fıkrası n in özellikle arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca kamulaştırma gününden önce özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değerinin tesbiti ve bedelin tesbitinde etkisi olan diğer unsurlarda dikkate alınarak 4.fıkra gereğince her unsurun gerekçeleri ve değere katkı oranları ayrı ayrı belirlenip dayanakları gösterilmek suretiyle değerlendirilerek kamulaştırma bedelinin saptanması gerekmektedir.
Emsalin kamulaştırılan taşınmaz malla aynı konumda olması, taşınmaza yakın yerlerde bulunması, aynı nitelik ve özellikleri taşıması, benzer yüzölçümünde olması veya kamulaştırmaya yakın günlerde satılması zorunlu değildir. Ayrı özellik ve nitelikleri taşıyan başka yerlerde bulunan ve eski günlerde satılmış olan emsal kayıtlarda tek tek dava konusu taşınmazla karşılaştırılıp incelenerek aradaki farklılıkları belirtilip üstün ve eksik yönleri açıklanmalı ve eski günlerdeki satışlarla kamulaştırma günü arasında geçen zaman içindeki taşınmaz malların değerinde ortaya çıkan değişiklikler gösterilerek gerekirse fiat endeksleride uygulanarak bir değer biçilmelidir.
Bu şekilde bir inceleme yapılmadan kamulaştırılan taşınmaz mal ile emsalin bir birinden ne kadar kıymetli veya kıymetsiz olduğu teker teker gösterilmeden % kaç? değerli veya değersiz olduğu belirtilmeden emsalin daha kıymetli veya kıymetsiz olduğu belirtilerek sonunda gerekçeleri gösterilmeden değer takdir edilmesi.
1. bilirkişi raporunda bu esaslar çerçevesinde karşılaştırma ve inceleme yapılmadan (üstün nitelik) denilerek sonuç kısmında genel deyimle değer biçilmesi,
2. bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın 5.7.1991 tarihli kendi satışı emsal olarak alındını halde, başka bir emsal imiş gibi kıyaslanması, dava konusu taşınmazın mevki ve konum itibari ile emsalden %78 daha üstün konumda kabul edilmesi
2-2. rapordaki, dava konusu yerin 5.7.1991 tarihli satışını gösterir kaydının tapu sicil müdürlüğünden getirtilip rapordaki satışın doğruluğunun denetlenmemiş olması,
Doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hüküm yukarıda açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine 11.12.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.