 |
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/15636
Karar No : 1996/17834
Tarih : 09.12.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR
Mahkemece bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Alınan raporlardan ikincisi arsa niteliğindeki taşınmaza değer biçme yöntemi bakımından yasa hükümlerine uygundur. 1. bilirkişi raporu ise yasa hükümlerine aykırı düzenlendiğinden geçersizdir. Şöyle ki:
Dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğindedir. Kumalaştırma kanununun kıymet taktiri esaslarını gösteren 11. maddesinin 3. fıkrasının özellikle arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca kamulaştırma gününden önce özel amacı olmayan emsal satışlara göre unsurlarda dikkate alınarak 4. fıkra gereğince her unsurun gerekçeleri ve değere katkı oranları ayrı ayrı belirlenip dayanakları gösterilmek suretiyle değerlendirilerek kamulaştırma bedelinin saptanması gerekmektedir.
Emsalin kamulaştırılan taşınmaz malla aynı konumda olması,taşınmaza yakın yerlerde bulunması,aynı nitelik ve özellikleri taşıması,benzer yüzölçümünde olması veya kamulaştırmaya yakın günlerde satılması zorunlu değildir. Ayrı özellik ve nitelikleri taşıyan başka yerlerde bulunan ve eski günlerde satılmış olan emsal kayıtlarda tek tek dava konusu taşınmazla karşılaştırılıp incelenerek aradaki farklılıklar belirtilip üstün ve eksik yönleri açıklanmalı ve eski günlerdeki satışlarla kamulaştırma günü arasında geçen zaman içindeki taşınmaz malların değerinde ortaya çıkan değişiklikler gösterilerek gerekirse fiat endeksleri de uygulanarak bir değer biçilmelidir.
Bu şekilde bir inceleme yapılması gerekirken birinci bilirkişi raporunda kamulaştırılan taşınmaz malla emsalin üstün ve eksik yönlerinin belirtilmemesi,emsal ile kamulaştırılan taşınmaz mal arasındaki değer fark oranlarının gösterilmemesi,sonuçta genel deyimlerle değer biçilmesi ve ikinci bilirkişi kurulunca belirlenen değer ile kıymet takdir komisyonunca biçilen kıymet arasında önemli oransızlık olduğundan kamulaştırma kanununun 15/11. maddesi uyarınca yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması.
Doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine,09.12.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.