 |
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/16659
Karar no : 1995/19164
Tarih : 21.11.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin artırılmasına dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili tarafından verilen dilekçe ileistenilmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Mahkemece bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Alınan raporlar yasa hükümlerine uygundur.
Taşınmaz malın tarım arazisi niteliğinde kabulü ile olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tesbit edilmesi ve buna göre kamulaştırma parasının artırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Ancak,
20.10.1989 tarih ve 4 sayılı içtihadı birleştirme kararına göre faize mülkiyetin idareye geçtiği günden itibaren hükmedilebilir. Mülkiyetin idareye geçmesi 2942 sayılı Kanun'un 25. maddesine göre kanundaki özel hükümler dışında kamulaştırma işleminin idari yargı yönünden kesinleşmesi ile olur. İdari yargıda dava açılmamış ise işlemin mal sahibine tebliğinden itibaren 30 gün geçmekle kamulaştırma işlemi kesinleşmiş sayılacağından bu günde idareye mülkiyet geçmiş olur. Ayrıca tapuda ferağ verilmesi ve hükmen tescil gibi nedenlerle de mülkiyet iadereye geçer. Veyahut mal sahipleri yararlanmadan men edilmiş, diğer bir deyimle taşınmaz mala idarece fiilen elkonulmuş ise faize hükmolunması gerekir. Bu gibi hallerin gerçekleşmesi halinde talep te gözönünde tutularak faize başlangıç tarihi bunlardan önce olanıdır.
Bu ilkere göre taşınmaza elkoyma tarihinden faiz verilmesi ilke olarak doğru ise de, dairemizin yerleşmiş içtihatlarna göre değer biçme tarihinden önceki 10 yılın faizi istenebilir. Bu nedenle 24.3.1985 gününden faize hükmedilmesi gerekirken daha önceki elkoyma tarihinden faiz verilmesi doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasındaki faiz başlangıç tarihinin 24.3.1985 olarak değiştirilmesine hükmün böylece DÜZELTİLEREK (ONANMASINA) oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Faiz para alacağının bu alacağa hak kazanılması gününde elde edilememesi halinde bu mahrumiyeti telafi edici feri bir borçtur. Bu itibarla para borcu ile faiz arasında sıkı bir illiyet bağı mevcuttur.
Kamulaştırma bedeli ise kamulaştırılan taşınmaz malın mülkiyet hakkının mal sahibinden kamulaştırmayı yapan idareye geçmesi karşılığı verilen bir ivazdan ibarettir.
Kamulaştırma Kanunu'nun 25. ve TMK'nun 633. maddeleri uyarınca kamulaştırma sonucu mülkiyet hakkının geçerli kamulaştırmanın idari yönden kesinleşmesi ile olur. O halde faize de bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir. Kamulaştırmanın idari yönden kesinleşmesinden önce kamulaştırılan taşınmaz mala el atılıp mal sahibinin istifade hakkı bertaraf edilmişse bunun karşılığı faiz değil işgal tazminatıdır. Nitekim 20.10.1989 gün ve 4 sayılı içtihadı birleştirme kararında da yasal faize kamulaştırmanın idari yönden kesinleşip mülkiyetin kendiliğinden idareye geçtiği tarihten itibaren hükmedilebileceği kararlaştırılmıştır.
Açıklanan nedenle kamulaştırmanın idari yönden kesinleşmesinden önceki elatma tarihi faize başlangıç olamaz.
Hukuk Genel Kurulu'nun 18.10.1995 gün 1995/18-633 esas, 995/826 sayılı kararında aynı görüş benimsenmiştir.
Bu nedenle mülkiyetin idareye geçtiği tarih yerine daha önceki elatma tarihinden faizin başlatılması doğru olmadığından kararın bu yönden bozulması oyundayım. Sayın çoğunluğun aksi görüşüne katılmıyorum.