 |
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
E. 1993/13807
K. 1993/17893
T. 11.10.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
(Vazgeçme)
KARAR ÖZETİ Kesinleşen kamulaştırmadan vazgeçilmesi, ancak Kamulaştırma Kanununun 22. maddesi uyarınca tarafların anlaşması suretiyle mümkündür.
(2942 s. Kamulaştırma K. m. 21, 22)
Taraflar arasındaki kamulaştırmadan vazgeçme nedeniyle kamulaştırılmış olan taşınmaz mala ait tapu kaydının iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla; dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, kamulaştırmadan vazgeçme nedeniyle kamulaştırılmış olan taşınmaz mala ait tapu kaydının iptal ve tescili istemine ilişkindir.
Dava konusu taşınmaz mal, diplomatik site hizmetleri tesisi için kamulaştırılmıştır.
Davaya konu teşkil eden 1815 nolu parselin evveliyatı 165 nolu parseldir. Ankara Valiliği'nin 27.6.1986 onay tarihli yazısında, 128 parsel numaralı taşınmaz mallar dışındaki taşınmaz malların kamulaştırılmasından vazgeçildiği açıklanmıştır. Bu yazıya göre, 1815 nolu parselin içerisinde bulunduğu 165 nolu parselin kamulaştırılmasından da idarenin vazgeçmeye tevessül ettiğini kabul etmek gerekirse de, kamulaştırma işleminin geçerlilik kazanması için nasıl tebligatı gerekirse, vazgeçmenin geçerli olabilmesi için de aynı prosedür dahilinde hareket edilmesi gerekir. Esasen kamulaştırma işlemi kesinleşmiş olup dava konusu taşınmazlar idare adına tescil edildiğinden, Kamulaştırma Kanununun 21. maddesi uyarınca kamulaştırmadan vazgeçilmesi mümkün değildir. Kesinleşen kamulaştırmalarda, ancak Kamulaştırma Kanununun 22. maddesi uyarınca tarafların anlaşması suretiyle kamulaştırmadan vazgeçilebilir. İdare tarafından 27.6.1986 onay tarihli, yazının mal sahibine bildirildiği ve kamulaştırmadan vazgeçme konusunda taraflar arasında bir anlaşma olduğuna ilişkin herhangi bir belge mevcut değildir. Bunun aksine 27.4.1987 tarihli Milli Emlak Müdürlüğü'nün yazısında, idarenin dava konusu taşınmaz malın kamulaştırılmasından vazgeçme durumunun söz konusu olmadığı ve kamuya tahsis edilmiş olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün yukarıda açıklanan nedenle HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 11.10.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.