 |
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
E. 1992/15056
K. 1992/19529
T. 21.9.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
AYRI YARGILAMA USULÜNE TABİ DAVALAR
ÖZET Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası ile kamulaştırma bedelinin artırılması davası, ayrı ayrı yargılama usulüne tabi davalar olmakla, birlikte açılamaz. Ancak, HUMK.nun 428/son maddesi uyarınca bu kurala aykırı hareket edilmesinin bozma nedeni teşkil etmesi için esasa etkili olması gerekir.
(1086 s. HUMK. m. 428/son)
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve bedel artırma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne dair verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri yönünden süresinde verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla; dosyadaki belgeler okunup, iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, davacıya ait taşınmaz malın iki ayrı bölümüne kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkindir.
Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası ile kamulaştırma bedelinin artırılması davası, ayrı ayrı yargılama usulüne tabi davalar olmakla, birlikte açılamaz.
Ancak, HUMK.nun 428/son maddesi uyarınca bu kurala aykırı hareket edilmesinin bozma nedeni teşkil etmesi için esasa etkili olması gerekir. Dava dosyasında esasa etkili bir husus mevcut olmadığından davaların birlikte açılmış, yargılanmanın da birlikte yapılmış olması bozma sebebi sayılmamıştır.
Mahkemece; iki kez bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan raporlar yöntem bakımından yasa hükümlerine uygundur. Arsa niteliğindeki taşınmaz mala emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde yöntem bakımından bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle, davacı vekilinin temyiz itirazları ile davalı idare vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak:
1– Dava dilekçesinden dava konusu taşınmazın metrekaresine 1.000.000 TL. talep edildiği halde ilk raporda bu istem aşılarak 1.300.000 TL. üzerinden hesap yapılarak,
2– 1. ve ikinci bilirkişi raporunda artan kesimdeki değer değişikliği yönünden mübayenet bulunduğu halde bu mübayenet giderilmeden artan kesimde az değer artışı saptayan ikinci rapora göre sonuçta fazlaya hükmedilmesi,
3– Kabule göre de;
Dava konusu taşınmaz maldan yol geçirildiği halde TMK.nun 912. maddesine aykırı olarak tapudan terkin yerine tescile karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcın istenildiğinde ödeyene geri verilmesine, 21 .9.1992 gününde oybirliği ile karar verildi.
|