 |
T.C.
YARGITAY
5. Hukuk Dairesi
E: 1989/20606
K: 1989/9368
T: 01.05.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki 634 sayılı yasaya aykırı olarak üst kattakı dairenin banyosundan sızan suların davacıya zarar verdiğinden bu zararın tazminini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili yönünden süresinde verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Kat irtifaklı bir apartmanda kat maliki olan davalılara ait bağımsız bölümün banyo zemininden sızan sular, alt kattaki davacının banyosunda hasara neden olduğundan, bu arızanın davalılarca onarılmasına ve 23.500 lira maddi ve 100.000 lirada manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesi dava edilmiştir.
Davalılar, sızıntının ortak su borularının zamanla eskimesinden kaynaklanabileceği cihetle, bu onarımın tüm kat maliklerince yaptırılması gerektiğini savunmuşlardır.
Mahallinde iki defa bilirkişi incelemesi yaptırılmışsa da, alınan raporlarda davalılara ait banyo zeminindeki fayanslar kırılıp açılmadan, arızanın nereden kaynaklandığının tesbitine imkan olmadığının yazılı olduğu görülmüştür. Bu durumda, davalıya ait banyo zeminin bir ara kararı ile açtırılıp, sızıntı nedeninin tesbiti ve gerekli onarımın da birlikte yaptırılması ve peşin, davacı tarafından yapılacak bu işle ilgili giderlerin tesbit edilerek duruma göre tüm kat maliklerinin sorumlu olmaları halinde davalının payı oranında veya yalnızca davacının sorumlu olacağı bir hal ortaya çıkmazsa sadece davalılardan alınmasına karar verilmesi gerekirken, böyle bir çalışma yapılmadan (arızanın davacılarca giderilmesine ve bunun için de on günlük bir süre tanınmasına ve bu süre için onarım yapılırken aynı bilirkişilerin orada hazır bulunup arızanın ortak tesislere mi yoksa sadece davalılara ait borulardan mı kaynaklandığının bu kişilerce tesbit ettirilmesine ve bu işin davalıların kötü kullanımından doğduğunun anlaşılması halinde de tüm masrafların davalılarca davacıya ödenmesine, 23.500 liralık maddi tazminatın da yine davalılarca davacıya ödenmesine) şeklinde şartla hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Davacının temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün yukarıda açıklanan nedenle HUMK.'nun 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA 1.5.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.