 |
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E. 1996/2268
K. 1996/2868
T. 17.9.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
NİTELİKLİ ZİMMET
ZARARIN TAHSİLİ İSTEMİ
AVUKATLIK ÜCRETİ
KARAR ÖZETİ : PTT. memuru sanığın korumasındaki bir miktar parayı maledinmek kastıyla alıp diğer sanığa teslim ettiği halde anlaşma gereği diğer sanık tarafından iple bağlanıp kapının dıştan kilitlenmek suretiyle filin açığa çıkmaması için hile ve huda kullanarak soygun süsü verdikleri olayda, memur sanığın ve aslî olarak eyleme katılan diğer sanığın eylemleri nitelikli zimmet suçunu oluşturur.
Kabule göre;
1- Dilekçesiyle yönetim vekili zararın sanıktan tahsilini istediği halde bu konuda bir karar verilmemesi,
2- Kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesi,
Yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 491/3, 203)
Zimmetine para geçirmekten, adli makamları aldatmaktan sanık Nadir, bu suçlara katılmaktan, cürüm işleyeni saklamaktan sanıklar Atilla ve Hasan'ın yapılan yargılamaları sonunda; sanıklar Nadir ve Atilla'nın eylemleri hırsızlık niteliğinde görüldüğünden TCK.nun 64, 491/3, 522, 523/2. maddeleri gereğince 4'er ay 20'şer gün hapis cezasıyla mahkumiyetlerine, sanık Hasan'ın beraetine dair, (İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 6.10.1995 gün ve 1995/134 esas, 1995/177 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi müdahil tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçe ve takdire göre sanık Hasan hakkında kurulan beraet hükmü usul ve yasaya uygun olduğundan müdahil vekilinin bu sanığa yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükmün bu bölümünün (ONANMASINA).
Sanıklar Nadir ve Atilla'ya yönelik temyiz itirazlarına gelince;
PTT.'de gişe memuru olarak görev yapan sanık Nadir'in, diğer sanık Atilla ile anlaşıp plan yaparak, muhafazasında bulunan paralardan 176.976.000 lirayı maledinmek kastıyla alıp sanık Atilla'ya teslim ettiği, olaya soygun süsü vermek için Atilla'nın Nadir'i iple bağlayıp kapıyı da dıştan kilitleyerek anahtarı asansör boşluğuna attığı, paranın eve götürüldüğü ve bir kısmının dövize çevrildiği, bu suretle fiilin açığa çıkmamasını sağlamak için sanıkların hile ve huda kullandıkları, sanık Nadir'in polise soyulduğundan bahisle ifade vererek davacı olduğunu söylediği ve yapılan soruşturma sonunda olayın açığa çıkarıldığı, bu itibarla sanık Nadir'in eyleminin tamamlanan nitelikli zimmet suçunu oluşturduğu ve sanık Atilla'nın da bu eyleme asli olarak iştirak ettiği anlaşıldığı halde suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı gerekçelerle hırsızlık suçundan hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
1- Müdahil İdare vekili 23.8.1995 günlü dilekçesinde 2.150.500 lira zararın sanıktan tahsilini talep ettiği halde bu hususta bir karar verilmemesi,
2- Kendisini vekille temsil ettiren müdahil lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Yasaya aykırı, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 17.9.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.