 |
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E: 1990/261
K: 1990/675
T: 20.03.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Failin iradesinde hariç ve gayri melhuz esbabın inzimamı neticesi ihsanın ölümüne sebebiyet vermekten Muazzet'i keserle yaralamaktan mütecaviz sarhoşluktan ve geceleyin ev yakmaya eksik derecede teşebbüsten sanık Sefanın yapılan yargılaması sonunda; hükümlülüğüne ilişkin Karabük Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 27.11.1989 gün ve 210/114 sayılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile dairemize gönderilmekle duruşmalı olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi :
KARAR. 1 - Toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın yangın çıkarmaya teşebbüs müessir fiilde bulunmak ve saldırgan sarhoşluk suçlarının sübutu kabul oluşa ve soruşturma sonuçlarını uygun şekilde suç niteliği tayin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık vekilinin yangın çıkarma suçunda kastının olmadığına yanan kısmın değerinin pek hafif kabul edilmesi gerektiğine tahrikin uygulanmasına ilişen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle bu suçlara ilişkin hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA
2 - Sanık vekilinin kastı adam öldürme suçuna ilişkin temyiz itirazlarına gelince
14.8.1989 günü mahallinde yapılan keşifte bilirkişi Muammerin açıklanmaları ve ölenin vücudunda müessir fiile bağlı araz tesbit edilememiş olması tanık anlatımlarının çelişkili ve keşifte tesbit edilen bulgularla uyum sağlamadığı gözönünde tutulduğunda sanığın ölene karşı müessir fiilde bulunduğu kabul edilemeyeceği gibi Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas kurulunun 28.6.1989 gün ve 975 sayılı raporunda "İhsan'ın ölümünde harici müessir fiilin direkt olarak rolü olmadığı olayın meydana geliş şekli ölümün olay sırasında aniden teessüs etmesi ve kalbin makroskobik ve mikroskabik bulguları dikkate alındığında akut safhaya geçmesi kalp yetmezliği neticesi meydana gelmiş olduğu olayla ölüm arasında illiyet bağının bulunduğu" belirtilmekte isede; TCK.nun 452. maddesinin "katil kastıyla olmayan darp ve cerh veya bir müessir fiilden ölümün husule gelmesi halinde" uygulanması mümkün olup kalp hastalığını akut safhaya geçiren stresin sanığın ölenin akışına daha uygun düştüğü de nazara alınarak sanığın bu suçtan beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi
SONUÇ. Yasaya aykırı sanığın temyiz itirazı ile vekilinin duruşmalı inceleme sırasındaki savunmaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün tebliğnamedeki isteme kısmen aykırı olarak BOZULMASINA 20.3.1990 Gününde oybirliğiyle karar verildi.