 |
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E: 1990/2312
K: 1990/2560
T: 23.10.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : İ.G.yi kasten öldürmekten sanık F.A. ile işbu ölümle biten kavgaya feran iştirakten sanıkr K.A.'nın yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine ilişkin .... Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 6.6.1990 gün ve 118/78 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi sanıklar ve müdahil taraflarından istenilmiş, sanıklar duruşma da tahep etmiş ve hüküm kısmen resen de temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile dairemize gönderilmekle sanıklar hakkında duruşmalı müdahilin temyizi veçhile incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma sebebi dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanıkların sübuta, ağır tahrik bulunduğuna, suç vasfına, müdahilin suç vasfına, TCK.nun 64. maddesinin uygulanması gerektiğine, tahrik bulunmadığına ilişen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak;
Olay günü sanık F.'nin sevki idaresindeki motosikletle arkasında abisi K.'da olduğu halde tozlu yolda seyrederken aracın toz kaldırmasından rahatsız olan maktül İ.'nin önce sözlü sonra fiili müdahalesi ile karşılaştıkları, maktülün önce K.'la kapıştığı, o aşamada sanık F.nin iki sopa alıp geldiği, birisini abisi K.'ye verdiği her iki sanığında maktule vurdukları, ancak vücudunun hangi bölgesine isabet kaydettiklerinin belirsiz kaldığı, olayı gören tanık bulunmadığı, oluşan sanıkların özellikle hadisenin sıcaklığını taşıyan hazırlıktaki ilk ikrarları muvacehesinde ancak bu tarzda kabul edilebileceği, ölümü ihtac eden yararların hangi sanığın maddi asli faili gayri muayyen kasden öldürme suçunun feri faili telakkisiyle hukuki mesuliyetlerinin TCK.nun 448, 463, 51/1. maddeleri şumulünde değerlendirilmesinin maslahata daha uygun olacağının teemmülünden zuluh edilmesi,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ve duruşmalı incelemede vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olmakla tebliğnamede F.'nin asli fail, K.'nin maktule el uzatan olarak sorumlu tutulması gerekeceği yolundaki düşüncenin reddiyle hükmün BOZULMASINA, 23.10.1990 günü oybirliğiyle karar verildi.