Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 2002/8851
K: 2002/11854
T:22.10.2002

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
TRAFİK KAZASI NEDENİYLE TAZMİNAT
ISLAH
ZAMANAŞIMI DEF'İ
ÖZET: l- Zararlandırıcı eylem sonucu doğan zararın daha önce açılan davada istenmeyen bölümünün sonradan verilen bir dilekçeyle istenmesi ve dilekçenin ıslah dilekçesi olduğunun ileri sürülmesi, istemin konusu itibariyle bu dilekçenin ayrı bir dava olma özelliğini ortadan kaldırmaz. Bu nedenle, bu bölümdeki tazminat talebine ilişkin olarak da zamanaşımı definin ileri sürülmesi mümkündür.
2- Trafik kazası sonucu desteğin ölümü nedeniyle uğranılan zararın tazmini amacıyla açılan davada, dosyada mevcut iddianameden sürücünün TCK.nün 455/2. maddesi uyarınca cezalandırılması için kamu davası açıldığı ve sevk maddesindeki sucun uzamış (ceza) zamanaşımının 10 yıl olduğu anlaşıldığına göre; mahkemece ceza davasına ilişkin dosya getirilerek uzamış (ceza) zamanaşımının buna göre belirlenmesi gerekirken, dayanaksız bir şekilde bu sürenin beş yıl olarak kabulü doğru değildir.
3- Zamanaşımı nedeniyle de olsa, reddedilen dava
yönünden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi
gerekir.
(1086 s. HUMK. m. 83, 202/2)
(818 s. BK. m. 41,45)
(765 s. TCK. m. 455)
 
Davacı Şükran ve diğerleri vekili avukat Nesimi tarafından, davalı Milli Savunma Bakanlığı aleyhine 29.5.1995 gününde verilen dilekçe ve birleşen davalarda trafik kazası nedeniyle tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 28.5.2002 günlü kararın Yargıtayda duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili, duruşmasız olarakta davalı vekili taraflarından süresi içinde istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların asıl ve birleşen davalara ilişkin karar bölümüne yönelen temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Tarafların ıslah yoluyla açılan ek davaya yönelen temyiz itirazlarına gelince; davacı, 20.6.2001 tarihli ıslah dilekçesiyle artakalan maddi zararını istemiş olup, davalı süresinde zamanaşımı savunmasında bulunmuştur. Zararlandırıcı eylem sonucu doğan zararın daha önce açılan davada, istenmeyen bölününün 20.6.2001 günlü dilekçeyle istenmesi ve dilekçenin "ıslah" dilekçesi olduğunun ileri sürülmesi, istemin konusu itibariyle bu dilekçenin ayrı i   bir dava olduğu özelliğini ortadan kaldırmaz. Böyle olunca da, bir dava dilekçesinde bulunması gereken koşulların aranması, yine bir davaya karşı ileri  sürülebilecek savunmaların buna karşı da sürülebileceği kabul edilmelidir. Bu bağlamda bunun yeni bir istemi ve tazminat miktarını içermesi itibariyle bu bölüm için zamanaşımı itirazının ileri sürülebileceği usul kurallarına uygun bir sonuçtur.
Somut olaya gelince zararlandırıcı olay 12.11.1993 tarihinde meydana gelmiştir. Dosyadaki iddianame itibariyle ölen desteğin dışında on iki yaralı bulunduğundan bahsedilerek sürücünün TCK.nun 455/2. maddesi uyarınca cezalandırılması için kamu davası açıldığı anlaşılmaktadır, iddianamede belirtilen sevk maddesindeki suçun uzamış (ceza) zamanaşımının on yıl olduğu anlaşılmakta ise de ceza dosyası mahkemece araştırılmamıştır. Şu durum karşısında olaya ilişkin bulunan Şemdinli Asliye Ceza Mahkemesinin 1994/46 esas sayılı ceza davasına ilişkin dosyada getirtilerek uzamış zamanaşımı süresinin buna göre belirlenmesi gerekirken, mahkemece dayanaksız bir şekil
de bu sürenin beş yıl olarak kabulü ile ıslah yoluyla açılan davanın zaman aşımından reddedilmesi doğru görülmediğinden kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
Öte yandan kabul biçimi itibariyle, zamanaşımı nedeniyle de olsa reddedilen dava yönünden davalı yararına avukatlık ücreti takdir edilmemiş olması da doğru görülmemiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın ıslah yoluyla açılan ek davaya ilişkin bölümünün (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle taraflar yararına (BOZULMASINA), tarafların diğer temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddiyle asıl ve birleşen davalara ilişkin karar bölümünün (ONANMASINA) ve temyiz eden davacılar vekili için takdir olunan 250.000.000 lira duruşma avukatlık ücretinin davalıya ve davalı vekili için takdir olunan 250.000.000 lira duruşma avukatlık ücreti ile onama harcının da temyiz eden davacılara yükletilmesine ve peşin alınan harcın bundan mahsubuna, 22.10.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini