 |
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 2002/1854
K: 2002/6298
T: 23.5.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ÖZET: ilçe Müftülüğü ve Cami Yaptırma Demeği tarafından usule uygun inşa edilmeyen camiin deprem sırasında davacının evinin üzerine devrildiği iddiasıyla, uğranılan zararın tazmini için açılan davada husumetin Diyanet işleri Başkanlığı'na yönetilmesi gerekir.
(1086 s. HUMK. m.73)
Davacı Serpil vekili avukat Salih tarafından, davalılar Diyanetten Sorumlu Devlet Bakanlığı ve diğerleri aleyhine 10.2.2000 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliğine dair verilen 1.11.2001 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, tazminat istemine ilişkindir. Davacı davalı ilçe Müftülüğü ve Cami Yaptırma Derneği tarafından usule uygun inşa edilmeyen caminin deprem sırasında evinin üzerine yıkılması nedeniyle oluşan zararın ödetilmesini istemiştir. Diyanet işleri Başkanlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanundaki düzenlemelere göre camilerin Diyanet işleri Başkanlığının izni ile ibadete açılıp bakanlıkça yönetildiği gerçek tüzel kişiler tarafından yapılmış olan ve ibadete açılan cami ve mescitlerin yönetiminin üç ay içinde Diyanet işleri Başkanlığına devredileceği belirtilmiştir. Yasal düzenlemeler gözetildiğinde böyle bir davanın Diyanet işleri Başkanlığına yöneltilmesi gerekir. Dava dilekçesinde Sapanca Müftülüğünün davalı olarak gösterilmesi müftülüğün tüzel kişiliği olmadığından yerinde değilse de Diyanet işleri Başkanlığının alt birimi olduğu kabul edilerek dava dilekçesinin Diyanet işleri Başkanlığına tebliğ ile taraf teşkilinin sağlanması mümkündür. Yerel Mahkemece açıklanan husus gözetilmeksizin harcandırılmamış dahili dava dilekçesinin Diyanet işleri Başkanlığının bağlı olduğu Devlet Başkanlığına tebliği ile karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Yerel mahkemece yapılacak iş dava dilekçesinin Diyanet işleri Başkanlığına tebliğinden sonra varılacak sonuca göre hüküm kurmaktır. Açıklanan yönler gözetilmeden karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 23.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.